Ali Rıza Avcan
Şu son günlerde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hazırlamakta olduğu ve bizim de bu amaçla davet edildiğimiz toplantı ve çalıştaylarda görüş, düşünce, öneri ve eleştirilerle katkıda bulunduğumuz İzmir Ulaşım Ana Planı güncellemesi işinin belediye içinde hangi kurul tarafından kabul edileceği hararetli bir şekilde tartışılmakta.
2009 yılında kabul edilip şimdi güncellenerek yeni bir senaryoya kavuşan İzmir Ulaşım Ana Planını belediye içinde eskiden olduğu gibi belediye başkanına bağlı olan Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) mi yoksa Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin (UKOME) görüşü doğrultusunda İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi mi kabul edecek?
İşte şu sıralarda kafalardaki tek ve önemli soru bu…
Çünkü, bu kez hazırlanan ulaşım ana planı bir öncekinin aksine onaylanmak üzere bakanlığa gönderilmeye hazırlanıyor. O nedenle planın bakanlık öncesinde kim tarafından kabul edilmesi büyük bir önem taşıyor.
Şayet kabul işlemi bir öncekinde yapıldığı gibi belediye başkanına bağlı Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) tarafından yapıldığı takdirde bakanlığın bu plan üzerinde bir değişiklik yapması durumunda ortaya bir sorun çıkmayacak.
Ancak, söz konusu plan 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’na göre belediyenin en üst karar organı olan belediye meclisi tarafından onaylandığı ve bu şekilde onaylanan plan üzerinde bakanlık tarafından bir değişiklik yapılarak geri gönderildiği ya da değişiklik yapılarak onaylandığı takdirde belediye meclisinin ne duruma düşeceği, nasıl bir karar alacağı da belli değil.
Çünkü hangi bakanlık olursa olsun bakanlıkların belediye meclislerinin ulaşım ana planlarıyla ilgili kararlarını reddederek geri göndermesi ya da kararı değiştirerek kabul etmesinin herhangi bir şekilde yasal bir zemini bulunmamakta.
Böylesi bir durumun gerçekleşmesi durumunda belediye meclisi bakanlıkça yapılan bu tasarrufu kabul edip sineye çektiği takdirde bunun halka nasıl izah edileceği akılları zorlayan zor bir soru…
Hele ki, bakanlığın şu sıralarda İzmir kamuoyunun gündeminde olan İzmir Körfez Geçişi Projesi’ni plana dahil etmesi –ki, bu proje İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce Ulaşım Ana Planına dahil edilmediği takdirde, bakanlığın bu projeyi plana dahil edeceğine kesin gözüyle bakılıyor– durumunda buna nasıl bir tepki verileceği de merak konusu…
Yoksa belediye meclisi üyeleri, çoğu kez yaptıkları gibi neyi oyladıklarını bilmeden ellerini kaldırıp bakanlıktan dönen bir kararı el birliği ile değiştirirler mi? Yoksa, yakın zamanda “İzmir’in Dağlarında” marşını söyleyerek “Hayır!” diyen belediye meclisi üyeleri bu konuda da “Hayır!” derler mi?
Ama belediye meclisini ve üyelerini böylesi çetrefilli ve zor bir duruma düşürmemek amacıyla bulunan ve gün geçtikçe ağırlık kazanan çözüm, İzmir halkının “Hayır!” dediği İzmir Körfez Geçişi Projesi’nin İzmir Ulaşım Ana Planının ana eksenine yerleştirerek ve diğer yandan da belediye başkanının ağzından “zaten bu projeyi ilk ben düşünmüştüm, o nedenle projeyi destekliyorum” söylemleriyle birlikte AKP iktidarı ile “kentin alî menfaatleri uğruna” işbirliği yapmak şeklinde ortaya çıkıp somutlaşıyor.
Şimdi isterseniz bu çetrefilli durumları tartışmaktan, zor sorulara yanıt bulmaktan vazgeçip konuyu yasal yönleriyle tartışmaya başlayalım.
***
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun “Büyükşehir, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin görev ve sorumlulukları” başlığını taşıyan 7. maddesinin (f) fıkrası hükmüne göre; “Büyükşehir ulaşım ana planını yapmak veya yaptırmak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini planlamak ve koordinasyonu sağlamak…” büyükşehir belediyelerinin görevidir.
Aynı kanunun “Ulaşım hizmetleri” başlığını taşıyan 9. maddesi ise Ulaşım Koordinasyon Merkezlerini (UKOME) düzenlemekte olup madde metni aynen şu şekildedir:
Ulaşım hizmetleri
Madde 9- Büyükşehir içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerinde her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla, büyükşehir belediye başkanı ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluş temsilcilerinin katılacağı ulaşım koordinasyon merkezi kurulur. Büyükşehir ilçe ve ilk kademe belediye başkanları kendi belediyesini ilgilendiren konuların görüşülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katılırlar. Ulaşım koordinasyon merkezi toplantılarına ayrıca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının (oda üst kuruluşu bulunan yerlerde üst kuruluşun) temsilcileri de davet edilerek görüşleri alınır.
Bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılır.
Ulaşım koordinasyon merkezi kararları, büyükşehir belediye başkanının onayı ile yürürlüğe girer.
Ulaşım koordinasyon merkezi tarafından toplu taşıma ile ilgili alınan kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilgililer için bağlayıcıdır.
Koordinasyon merkezinin çalışma esas ve usulleri ile bu kurullara katılacak kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Büyükşehir belediyelerine bu Kanun ile verilen görev ve yetkilerin uygulanmasında, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun bu Kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz.”
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 9. maddesinin 5. paragraf hükmü uyarınca düzenlenip 15 Haziran 2006, 26199 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Büyükşehir Belediyeleri Koordinasyon Merkezleri Yönetmeliği“nin 5. maddesine göre ise büyükşehir belediye başkanına bağlı olan Ulaşım Koordinasyon Merkezi’nin (UKOME) görev ve yetkilerini düzenleyen 18. madde hükmü aynen şu şekildedir:
“Görev ve yetkileri
MADDE 18 – (1) UKOME, büyükşehir içindeki kara, deniz, göl, nehir, kanal ve demiryolu üzerinde her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesini sağlamak üzere; ulaşım, trafik ve toplu taşıma konularında üst düzeyde yönlendirici karar alma, uygulama, uygulatma ve ilgili mevzuattaki usulüne göre gereken tesisleri kurma, kurdurma ve işletme hak ve yetkilerine haizdir. Bu amaçla;
a) Büyükşehir belediyesinin sınırları içinde, mevzuatla yetkili kılındığı durumlarda mahalli ihtiyaç ve şartlara göre trafik düzeni ve güvenliğini sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri almakla,
b) Büyükşehir belediye ve mücavir alan sınırları içinde nazım plan çerçevesinde, arazi kullanım ve ulaşım planlama çalışmalarıyla büyükşehir ulaşım planını yapmak, yaptırmak, uygulamak ve uygulatmak için gereken karar ve tedbirleri almakla,
c) Trafiğin düzenli bir şekilde akımını sağlamak bakımından alt yapı hizmetleri ile ilgili tedbirleri almak, trafikle ilgili sorunları çözümlemek, trafikle ilgili olarak ülkeyi ilgilendiren veya mevzuat değişikliği gerektiren hususları İçişleri Bakanlığına iletmekle,
ç) Kara, deniz, göl, nehir, kanal ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; otobüs, taksi, dolmuş ve servis durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek, gerçek ve tüzel kişiler ile resmi ve özel kurum ve kuruluşlara ait otopark olmaya müsait boş alan, arazi ve arsaları geçici otopark yeri olarak ilan etmek ve bunların sahiplerine veya üçüncü şahıslara işletilmesi için izin vermek, izin verilen otoparklar ile karayolu üzerindeki diğer park yerlerinde özürlüler için işaretlerle belirlenmiş bölümler ayrılmasını sağlamakla,
d) Karayolu taşımacılığına ait mevzuat hükümleri saklı kalmak üzere, trafik düzeni ve güvenliği yönünden belediye sınırları içinde ticari amaçla çalıştırılacak yolcu ve yük taşıtları ile motorsuz taşıtların çalışma şekil ve şartları ile bu taşıtların teknik özelliklerini tespit etmek, çalıştırılabileceği yerler ile güzergâhlarını tespit etmek ve sayılarını belirlemek, bunlara izin ve çalışma ruhsatı vermekle,
e) Büyükşehir belediyesinin sınırları içinde, ulaşım, toplu taşıma ve trafik mevzuatının büyükşehir belediyesine verdiği yetki doğrultusunda uygulamaya yönelik yönlendirici karar almak ve görüş oluşturmakla,
f) İlçe ve ilk kademe belediyelerce düzenlenen yol ve kavşaklar ile büyükşehir belediyesince yapılan sinyalizasyon sistemlerinde aksaklık tespit edildiği takdirde uyarıda bulunmak ve düzeltilmesini sağlamakla,
g) Büyükşehir belediyesinin sınırları içinde kalan karayollarının bir kısmının veya tamamının yoldan faydalananların bir kısmına veya tamamına kapatılmasına, park edilecek yerler ile zaman ve süresinin ve araçların geliş ve gidiş yollarının ve yollara konulacak trafik işaretlerinin yerlerinin belirlenmesine karar vermekle,
ğ) Büyükşehir belediyesi sınırları içerisinde, 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun belirlediği sınırlar içinde araçların kullanacağı şeritleri ve yol kullanım esaslarını tespit etmek ve gerekli yasakları koymak, gerekli hal ve yerlerde en çok ve en az hız limitlerini belirlemekle,
görevli ve yetkilidir.“
Bu madde düzenlemesinden; özellikle de (b) fıkrası hükmünden anlaşılacağı üzere Ulaşım Koordinasyon Merkezlerinin (UKOME) ulaşım ana planını yapmak, yaptırmak, uygulamak ve uygulatmak için gereken karar ve tedbirleri almak görevleri olmakla birlikte hazırlanan ulaşım ana planlarını kabul etmek ya da onaylamak görev ve yetkisi bulunmamaktadır.
Çünkü 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun “Büyükşehir Belediye Meclisi” başlığını taşıyan 12. maddesinin ilk paragrafında “Büyükşehir belediye meclisi, büyükşehir belediyesinin karar organıdır ve ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilen üyelerden oluşur.” hükmü yer alıp; bu hüküm büyükşehir belediye meclisini, görevlerini tek tek saymak gibi bir yola gitmeksizin büyükşehir belediyesi ile ilgili her türlü konuda en üst karar organı olarak tanımlamıştır. Bu nedenle hazırlanan ulaşım ana planlarının Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) yerine, doğrudan doğruya büyükşehir belediye meclisi tarafından incelenerek kabul ya da reddedilmesi gerekmektedir.
İşte bu çerçevede hazırlık anlamında son demlerini yaşayan İzmir Ulaşım Ana Planı’nın kimin tarafından kabul edileceği, kapsamında İzmir Körfez Geçişi Projesi’nin yer alıp almayacağı ve onaylanmak amacıyla bakanlığa gönderilip gönderilmeyeceği; şayet gönderilirse nasıl bir onay süreci yaşayacağı İzmir Büyükşehir Belediyesi ile AKP hükümeti; daha doğrusu bundan sonraki süreçte “Cumhurbaşkanı” olarak adlandırılan “Başkan” ile olan ilişkisinin rengini ortaya koyacaktır….
Umarız bu ilişki, bir zamanlar belediye kapısında çekilen “abartılı saygı” fotoğrafı gibi eğilmeyi değil; dik durmayı gerektirir…