Bir ‘yaya’ olarak Alberto Giacometti…

Alberto Giacometti (10.10.1901–11.01.1966) İsviçre’nin İtalyanca konuşulan Stampa kentinin Borgonova köyünde doğmuş İsviçre asıllı heykeltıraş, ve ressam. Babası tanınmış bir post-empresyonist ressamdı. Sanat eğitimini 1919-1920 yıllarında Cenevre’deki Güzel Sanatlar Okulu’nda, 1921’de İtalya’da, 1922’de Paris’te aldı ve Archipenko’nun stüdyosuna devam etti. Sonrasında beş yıl süreyle Auguste Rodin’in arkadaşı heykeltıraş Antoine Bourdelle’in atölye asistanlığını yaptı.

Alberto Giacometti Paris'tesi Atölyesinde (1958) 02
Alberto Giacometti Paris’tesi Atölyesinde (1958)

İlk tek kişilik sergisini, 1927de Zurih’te Galerie Aktuaryus’te yaptı. Bourdelle’in atölye asistanı iken Kübizm ve Gerçeküstücülük akımlarına izleyerek eserler üretti. Sanat hayatının bu döneminde polikrom heykeller, kafesler, erotik, kinetik ve soyut nesnelerle diğer stiller üzerine denemeler yaptı. 1930-1935 arasında gerçeküstücülük akımına dahil oldu ve bu akımın önemli heykeltıraşları arasında yer aldı. Yaşamının bu döneminde Paris Ekolü’nün diğer ünlü sanatçıları Joan Miro, Pablo Picasso ve Balthus ile arkadaşlıklar kurdu.

1934-1935’de stilini değiştirerek insan heykelleri yapmaya basladı. Yaptığı heykellerin boyutu gittikçe küçülmeye basladı ve heykelleri o kadar küçüldü ki nerede ise heykel olma niteliğini kaybetti. 1938 ve 1939’da modelin bakışına odaklanan büstler yapmaya başladı. İkinci Dünya Savaşı süresince Cenevre’de yaşadı. Savaştan sonra tekrar Paris’e döndü. 1935-1945 döneminde hiçbir sergiye katılmayan Giacomettii, 1961’de “Pittsbourgh International Heykelcilik Ödülü“nü, 1962 tarihli Venedik Bienali’nde “Heykelcilik Büyük Ödülü“nü, 1964’de de “Guggenheim Uluslararası Resim Ödülü“nü almıştır. Bu ödüller ona uluslararası bir ün kazandırmış ve eserleri çok sayıdaki Avrupa kentinde sergilenmiştir. 

Bu dönemde yapıtlarına çok fazla talep olmakla birlikte; yaptıklarını hemen satmamakta, bunları tekrar tekrar değiştirip yenilemekte; hatta tahrip edip atmakta, bu yapıtlarının fotoğraf ve kopyalarını çok sınırlı sayıda bastırdığı yayınlarla paylaşmaktadır. 

Giacometti, 1966’da Isviçre’nin Chur kentinde vefat etmiş ve cenazesi doğduğu köy olan Borgonova’ya gömülmüştür.

Giacometti gerçeküstücülük akımına katkıda bulunan bir sanatçı olmakla birlikte eserlerini sınıflandırıp değerlendirmek oldukça zordur. Bazı eleştirmenler yapıtlarını formalist, diğerleri de ekspresyonist akımın ürünleri olarak görmektedir. Kendisi ise yaptıklarının kendi bakışını ve duygularını yansıttığını ifade etmiştir.

Alberto Giacometti Paris'tesi Atölyesinde (1958)
Alberto Giacometti Paris’tesi Atölyesinde (1958)
181907_01
Anne ve Kızı (1933) – Bronz
THREE MEN WALKING [SMALL SQUARE]
Yürüyen üç adam (Küçük meydan) (1948)
Giacometti 001
Yürüyen adam (1947)
Giacometti 002
Yürüyen adam (1960)
Giacometti 003
Yürüyen adam (1960)
Giacometti 004
Yürüyen adam (1960)
Giacometti 005
Yürüyen Adam (1960)
Giacometti 006
Düşen adam (1950)
Giacometti 007
Alberto Giacometti
Giacometti 008
Meydan (1948)
Kedi 1951-55
Kedi (1951-55)
Köpek (1951)
Köpek (1951)
Man Pointing 1947 by Alberto Giacometti 1901-1966
İşaretçi adam (1947)
Uzun Boyunlu Kadın Ayakta
Uzun Boyunlu Kadın Ayakta
Yürüyen Üç Adam (Küçük Meydan) 1948 02
Yürüyen üç adam (Küçük meydan) (1948)
Giacometti 009
Alberto Giacometti, “yaya”, Fotoğraf: Henri-Cartier-Bresson 

Kentlerin, binaların ve inşaat işçilerinin ressamı: Fernand Léger

Fransız kübist ressam, heykeltraş ve film yapımcısı Fernand Leger 1881’de Fransa Argentan’da doğdu. On altı yaşında Caen’da, daha sonra 1897-1902 yılları arasında Paris’te bir mimarlık bürosunda çalıştı. Cézanne‘ın yapıtlarını inceleme fırsatını buldu. Bu arada Apollinaire, Reverdy, Max Jacob ve Cendrars gibi ozanlarla tanıştı. 1909-1910 yılları arasında Ormanda Çıplaklar adlı tablosunu yaptı; bu büyük boyutlu tuval, ressamın Cézanne’dan esinlendiğini yansıtmakla birlikte onun “mimar” yanını da gözler önüne sermektedir.

Léger, Braque ve Picasso‘yla tanıştıktan (1910) sonra Tütün İçenler (1911), Düğün (1911-1912), Mavili Kadın (1912) gibi, kübizmin estetik anlayışına uygun, ama gerçeklikle aralarındaki bağın, Braque ve Picasso’nun aynı dönemdeki tuvallerinden çok daha dolaysız olduğu yapıtlar verdi. 1913’te Biçim Karşıtlıkları adlı bir dizi tablo yaptı. Her biri son derece ilgi çekici birer inceleme sayılabilecek olan bu
tuvaller aracılığıyla sanatçının silindir, kare, dikdörtgen hacimlerden yararlanarak sağladığı hareketin dinamik anlatımı, sanki tümüyle figüratif öğelerden kurtulmuş gibidir. Bununla birlikte, bir yıl sonra gerçekleştirmiş olduğu ve Merdivenler olarak adlandırılan tuvallerinde, belli belirsiz bir figür gözlenebilir, ama bu yapıtlar Biçim Karşıtlıkları’ndaki ritmik düzenlemeyi sağlayan ilkelere göre gerçekleştirilmiştir.

NESNENİN ÖNEMİ

Birinci Dünya savaşının sonlarına doğru gerçekleştirmiş olduğu tablolarda nesneler varlıklarını korur. Ressamın gündelik yaşamdan esinlenerek geliştirdiği temalar sırayla kenti, makineleri ve makineleşmeyi anlatır (Diskler. 1918; Kent 1919). Bu biçimler evreninde, başlangıçta hiç rastlanmayan insan figürlerinin zamanla belirdiği ama, bilinçli olarak her türlü anlatımdan yoksun bırakılıp kişiliksiz,
yansız ve soyut birer görünüm kazandıkları görülür.

1921’de Andre Malraux’nun Lunes en papier (Kağıttan Aylar) adlı yapıtını resimleyen Léger, İsveç Balesi için de Dünyanın Yaratılışı’nın (müzik: Darius Milhaud) dekorlarını yaptı. 1923-1924 yılları arasında senaryosuz film olan Ballet Mécanique’i (Mekanik Bale) gerçekleştirdi. Burada, bazı nesneler, doğal olarak kişilere ayrılmış olan bir uzamda hareket ederler. Bu deneyimden kısa bir süre sonra, resim çalışmalarına, hareketi getirme isteği giderek belirginleşti. Sanatçı “uzamdaki nesneler” olarak adlandırılan bu döneminde Pipolu Natürmort (1928). Anahtarlı Gioconda (1930) isimli tabloları yaptı.

DÜZ RENKLER

1940’ta Paris’ten ayrılarak Marsilya’ya yerleşen ve çalışmalarını burada sürdüren Fernand Leger daha sonra A.B.D’ne giderek İkinci Dünya savaşının sonuna kadar orada kaldı ve renk ile deseni birbirinden ayırabilmeyi sağlayan bir yöntemle çalıştı. Bu yönteme göre gerçekleştirmiş olduğu büyük kompozisyonları arasında Kır Partileri (1952-1954), Çiçekli İki Kadın (1954) vardır.

Léger ayrıca 1952-1954 yılları arasında İnşaat İşçileri, vb. yapıtlarını gercekleştirdi, ardından on iki metrekarelik bir alan kaplayan anıtsal Büyük Geçit Töreni kompozisyonunu tamamladı (1954).

Leger’nin kullandığı kompozisyon yöntemleri, kesin bir geometrik desene, tuval üstüne, sert karşıtlıklar oluşturacak biçimde düz olarak sürülmüş canlı renklere dayanır; tablolarındaki bütün öğeler, biçimlerde denge sağlamaktan çok kararlılık sağlanmasına katkıda bulunurlar. Kararlılık etkisinin sürekliliği Léger’in giderek m0zaik, seramik ve vitray gibi tekniklere yönelmesine yol açtı ve bu tür yapıtları doğrudan doğruya mimarlık alanına uygulandı. Sözgelimi, Assy Şapelinin mozaikleri (1949), Manhattan’daki Birleşmiş Milletler Sarayı’nın duvar süslemeleri (1952), çok renkli seramik heykeller ve Audincourt Kilisesi’nin vitrayları (1951) bu yapıtları arasında sayılmaktadır.

001
Fernand Léger Newyork’taki atölyesinde…
002
Fernand Léger
003
Fernand Léger Ulusal Müzesi
004
Şehir, 1919
005
Fernand Léger
006
İpli inşaat işçileri
007
İnşaat işçileri
008
Büyük Gösteri, Pasadena Müzesi
009
Fernand Léger
010
İnşaat işçileri
011
Fernand Léger
Fernand_Léger,_1912-13,_Paysage_(Landscape),_oil_on_canvas,_92_x_81_cm
Peyzaj (Landscape), 1912–13, kanvas üzerine yağlı boya, 92 × 81 cm
1024px-Fernand_Léger,_1914,_Paysage_No._1_(Le_Village_dans_la_forêt),_oil_on_burlap,_74_x_93_cm,_Albright-Knox_Art_Gallery
Peyzaj No. 1 (Le Village dans la forêt), 1914, çuval bezi üzerine yağlı boya, 74 x 93 cm, Albright-Knox Sanat Galerisi
Fernand_Léger,_1919,_The_City_(La_Ville),_oil_on_canvas,_231.1_x_298.4_cm,_Philadelphia_Museum_of_Art
Şehir (La ville), 1919, kanvas üzerine yağlı boya, 231.1 × 298.4 cm, Philadelphia Sanat Müzesi
1024px-Fernand_Léger_-_Grand_parade_with_red_background_(mosaic)_1958_made
Kırmızı arka planlı büyük geçit, 1958 (çizimi 1953), mozaik, Victoria Ulusal Galerisi
013
Fernand Léger Müzesi