İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Kent Konseyi, İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu ve İzmir Akdeniz Akademisi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Konak Belediyesi’nin ortak olduğu TARKEM A.Ş., Kalkınma Bakanlığı’na bağlı İzmir Kalkınma Kurulu ve Konak Belediyesi’nin işbirliği ile oluşturulan İzmir Yerel Yönetişim Ağı’nın en önemli kurumu ve merkezi İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’dur.
2009 yılında Kalkınma Bakanlığı’na ve İzmir Valiliği’ne bağlı İzmir Kalkınma Kurulu’nun siyasi bir alternatifi olarak gayri resmi bir şekilde oluşturulan ve katılımcıları itibariyle bir tür ‘patronlar kulübü‘ olan bu kurul, o tarihten bu yana İzmir’le ilgili önemli ve büyük yatırım ve projeleri konuşup değerlendirmektedir.
İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) görüşüp karara bağladığı önemli projelerden biri de İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait ‘Yeni Kültürpark Projesi‘dir.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından geliştirilen ‘Yeni Kültürpark Projesi‘nin ilk ortaya atıldığı 2014 yılında bu projenin fikir altyapısını oluşturmak için meslek odalarının, sivil toplum kuruluşlarının, iş ve yatım dünyasıyla akademisyenlerin düşünceleri alınmakla birlikte 2014-2016 döneminde bunlardan sadece İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) görüşü, önerileri alınmış ve proje bu görüş, düşünce, öneri ve eleştiriler çerçevesinde şekillendirilerek Koruma Kurulu’na teslim edilmiştir. O nedenle 2016 yılı yaz aylarından bu yana gelişen toplumsal muhalefete karşı çıkıp belediyeye ve belediyenin projesine sahip çıkan çevreler hep İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) üyesi olan İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Genç İş Adamları Derneği (EGİAD), Ege Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİAD), İzmir Sanayici ve İş Adamları Derneği (İZSİAD) gibi kuruluşlar olmuşlardır.
O nedenle, 1 Numaralı Koruma Kurulu’na verilen projenin hazırlık sürecinde meslek odalarının, sivil toplum kuruluşlarının, halkın, İzmirli’nin görüşleri, önerileri alınmamıştır.
İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) üyesi olan bu kuruluşların projesinin şekillenmesi sürecindeki ilk çabalarını 2014 yılından itibaren izlememiz mümkündür.
Bu çabanın ilk adımı İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafından 2014 yılının Temmuz ayında hazırlanan ‘İzmir Ticaret Odası’nın Kültürpark İle İlgili Görüşleri‘ isimli raporudur.
İzmir Ticaret Odası Şehircilik, Planlama ve İnşaat Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve toplam olarak başlık dahil üç sayfadan oluşan kısa raporda temel olarak şu talepler sıralanmaktadır:
“* Temel prensip olarak, Kültürpark ismine yakışır bir biçimde kültür, sanat, rekreasyon, spor, eğlence-gazino, yeme-içme, müze ve kongre vb kültürel ve sosyal amaçlarla kullanılan bir park haline getirilmelidir.
* Kongre Merkezi mutlaka yapılmalı, 5000-2500-1000 kişi kapasiteli salonları olmalıdır. Kongre Merkezini desteleyecek çevre otellerin sayısı arttırılmalıdır.
* Kongre Merkezi’nin zemin katları kitap, hediyelik eşya, tasarım eserlerin satıldığı nitelikli bir kültür ürünleri satış yeri olarak düzenlenmelidir.
* Kültürpark’ın adı “Kültür ve Kongre Parkı” olmalıdır.
* Kültürpark’ın çevre duvarları kaldırılmalı, parkın özgürlüğe kavuşması ve özgür park vurgusu sağlanmalıdır.
* Çevre duvarı yıkılmakla birlikte fuarın 26 Ağustos, Lozan, Montrö Cumhuriyet kapıları mevcut kapıların yerine yapılacak etkileyici anıtsal mimari ve heykeltıraşlık örnekleri ile yaşatılmalı; kullanıcı/ziyaretçilerin fotoğraf çektirmeyi/çekmeyi arzu edecekleri simge yapılar olmalıdır.
* İsmet İnönü Sanat Merkezi’nin dış cephesi mimari bir sanat eseri şeklinde tasarlanarak yenilenmeli, içerisi modern bir yapıya kavuşturulmalıdır.
* Atlas Pavyonu, gençlik aktivitelerinin de yapıldığı çok amaçlı salon haline getirilmelidir.
* Alanın büyük bir kısmı ziyaretçinin giremeyeceği bahçe peyzajı içinde kalmaktadır. Kültürpark, botanik parka dönüşmemeli, nitelikli peyzaj düzenlenmesine gidilmelidir.
Peyzaj düzenlemesinde dünyada ün yapmış kent parkları örnek alınmalıdır.
* Kültürpark içinde akvaryum ve deniz ilişkisi olmalı, peyzajın bir parçası haline getirilmelidir.
* Eski fuar hollerinin yıkıldıktan sonra boş alan miktarı artmış, bir kısmı yeşil alana dönüştürülmüş ancak önemli bir kısmı da kilit taşı-kaldırım şeklinde düzenlenmiştir. Alan içerisinde kilit taşı, beton ve asfalt kullanımdan mümkün olduğunca kaçınılmalıdır.
* Halk arasında “Fuar” olarak akla gelen Kültürpark, kültür ve sanatla akıllarda yer etmeli, zihinlerde algısal dönüşüm sağlanmalıdır.
* Lozan Kapısı-Cumhuriyet Kapısı aksını geçiş koridoru olarak kullanan yayalar ve otoparka araç bırakanlar dışında bu alanın kullanıcısı neredeyse yoktur. Bu durum yürüme ve dinleme dışında fonksiyonsuzluk yaratmaktadır.
* Kültürparka getirilecek fonksiyonlar, kent ile bağını güçlendirilmeli, kullanıcı/yararlanıcı profili yükseltilmeli ve kullanılan park olmalıdır.
* Bu alan ve çevresi, konser, kültürel ve sosyal etkinliklerin merkezi olmalı, yeme-içme birimleri ile donatılmalıdır.
* Halka ve son kullanıcıya yönelik fuarlar ve sergiler ile ilgili seçici olunmalı, Kültürpark’ın imajına, kullanım kararlarına ve fonksiyonlarına zarar vermemelidir.
* Kültürpark, halka ait bir yer olmalı ve tamamen halkın kullanımına terk edilmelidir.
* Kültürpark Yönetim Birimi binası dışında Belediyenin birimleri İZFAŞ’da dahil olmak üzere Kültürpark’tan taşınmalıdır.
* Lunapark çeşitlendirilerek faaliyetini sürdürmelidir.
* Gazino ve yeme-içme üniteleri mevcut haliyle aktif bir şekilde kullanılamamaktadır. İşletmelerin konsepti değiştirilmeli, kalite standartları arttırılmalıdır.“
Bu raporda yer alan taleplerle İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanıp Koruma Kurulu’na sunulan projenin önerdiği hususların büyük ölçüde örtüştüğü görülecektir. Nitekim taleplerle proje öneri arasındaki bu büyük benzerlik nedeniyle İzmir Ticaret Odası, projenin Kültürpark’taki Pakistan Pavyonu’nda sergilendiği süreçte tüm üyelerine bir yazı göndererek üyelerinin sözkonusu pavyonu ziyaret etmelerini isteyerek projeyi beğenmelerini talep etmiş, üyeleri üzerinde baskı kurarak oda yöneticilerinin çıkarları doğrultusunda davranmalarını istemiştir.
Kültürpark üzerine yapılan başka bir çalışma ise, hem başkanı hem üyeleri İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu’nda (İEKKK) yer alan Ege Genç İş Adamları Derneği’nden (EGİAD) gelmiştir.
‘Kültürpark Geliştirme Çalışması’ adını taşıyan ve EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Seda Kaya’nın sunuş yazısı ile kamuoyuna açıklanan bu 45 sayfalık raporun EGİAD bünyesindeki özel bir araştırma grubu tarafından hazırlandığı ifade edilmekle birlikte; bu rapordaki bilgilerin kimler tarafından hangi bilimsel kaynaklardan temin edildiği belli değildir. Bu nedenle de genellikle Türkiye Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) tarafından düzenlenen raporlardan alışık olduğumuz araştırma ve incelemeyi yapan ekibin açıklanması ve bilimsel kaynakların belirtilmesi gibi kurumsal yaklaşımın, bir benzerlik sağlama çabası olarak bu raporda dikkate alınmadığı söylenebilir.
‘Kültürpark Geliştirme Çalışması‘ başlığını taşıyan bu raporda Kültürpark’la ilgili önerilerin hemen arkasından dünyadaki benzerleri (Stanley Park-Vancouver, Kanada; Central Park-New York, ABD; Hyde Park-Londra, İngiltere; City Park-New Orleans, ABD; İngiliz Bahçesi-Münih, Almanya; Golden Gate Park-San Francisco, ABD; Phoenix Park-Dublin, İrlanda; Lincoln Park-Chicago, ABD; Griffith Park-Los Angeles, ABD; Royal Botanic Gardens-Melbourne, Avustralya; St. James’s Park-Londra, İngiltere; Vondelpark-Amsterdam, Hollanda; Balboa Park-San Diego, ABD) ile ilgili bilgilere yer verildiği; ancak Kültürpark’ın yapımı sırasında örnek alındığını bildiğimiz ve bugün halen dünyadaki birçok parka örnek olan Moskova’daki Gorki Park’ın dikkate alınmadığı görülmektedir.
‘Kent Stratejileri Merkezi‘ isimli Facebook grubunun ‘Dosyalar‘ bölümüne eklediğimiz bu raporun incelenmesinden de anlaşılacağı üzere; Egeli genç iş adamlarının temel isteği Kültürpark’ın bir ticaret alanı olarak değerlendirilmesi ile ilgilidir. Temel kaygıları Kültürpark içinde yapacakları ticaret üzerinden nasıl daha fazla para kazanacakları ile ilgilidir. İşte bu nedenle de gerek İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hazırladığı projeyi hem de İzmir Ticaret Odası’nın taleplerini hararetli bir şekilde desteklemekte, kendilerinden bekleneni fazlasıyla yerine getirmektedirler.
Özet olarak, İzmir Ekonomik Kalkınma ve Koordinasyon Kurulu (İEKKK) ve bu kurulun üyesi olan bu kurum, kuruluş ve kişiler, İzmir’deki ve Kültürpark özelindeki bireysel ve grupsal çıkarlarını bu kurul üzerinden nasıl savunacakları konusunda bize çok güzel bir örnek vermişler; kentin ve yaşamın başka alanlarında bir türlü bir araya gelmeyen sermaye çevrelerinin kentin rantı söz konusu olduğunda nasıl güçlü bir çıkar grubuna dönüşerek birbirlerini canhıraş nasıl desteklediklerini dosta düşmana göstermişlerdir.
Devam Edecek…