İzmir İktisat Kongresi (1)

Ali Rıza Avcan

Önümüzdeki 17 Şubat-4 Mart 2023 tarihleri arasında İzmir’de tam 100 yıl önce aynı tarihlerde yapılmış olan Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi‘nin 100. yılı birtakım etkinliklerle kutlanacak. Aldığımız bilgilere göre, kutlama için biri İzmir Valiliği, diğeri de İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından ayrı ayrı iki ayrı program uygulanacak. Böylelikle son yıllarda sık sık olduğu gibi, merkezi yönetimle yerel yönetimin temsilcileri hepimiz için önemli olan bu tarihi olayda ayrı ayrı toplanıp bir araya gelmeyi beceremeyecekler.

Bilindiği gibi, ilki 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihlerinde arasında yapılan Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi daha sonraki yıllarda, ikincisi 12 Eylül faşist dikta rejimi dönemine isabet etmek suretiyle 3, 4 ve 5. kez, İzmir İktisat Kongresi adıyla Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ve Kalkınma Bakanlığı tarafından 2-7 Kasım 1981, 4-7 Haziran 1992, 5-9 Mayıs 2004 ve 30 Ekim-1 Kasım 2013 tarihlerinde İzmir‘de yapılmış ve her bir toplantıda yapılan konuşmalar, alınan kararlarla adeta suya yazılar yazılmıştı.

İzmir Valiliği, kendi kutlama programı için, 100 yıl önce kongrenin yapıldığı yerde olmasına rağmen büyük bir değerbilmezlikle yıkılan Hamparzum Hanı‘nın beton bir kopyasını yapmak için kolları sıvamış durumda ve ihale yapmaksızın; ayrıca, inşaat ruhsatı almaksızın -tam da bugünkü hukuk tanımayan kamu yönetiminin somut bir örneği olarak- yandaş bir müteahhide, dışı kötü bir “kopya“, içi ise aslına uygun olmayan betonarme bir yapıyı yaptırmakla meşgul.

İzmir Büyükşehir Belediyesi ise her toplantı karesinde karşımıza çıkan başkan danışmanı Güven Eken’in işin içinde olduğu bir süreçte, yeni kurulan İzmir Planlama Ajansı‘nın (İPA) verdiği sekretarya hizmetleri çerçevesinde “İkinci Yüzyılın Kongresi” adıyla bir programı uygulamaya koydu. Bu programa göre, İzmir Tarihi Havagazı Fabrikası‘nda yapılan 10 Ağustos 2022 tarihli Çiftçi Grubu Birinci Ön Buluşması, İzmir Tarımı Geliştirme Merkezi (İZTAM)‘da yapılan 5 Ekim 2022 tarihli Çiftçi Grubu Teknik Çalıştayı ve Ödemiş‘in Ovakent Tütün Deposu‘nda yapılan 4 Kasım 2022 tarihli Çiftçi Buluşması‘nda bir araya gelen toplam 150 çiftçi kuruluşu ile CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal‘ın katılımıyla “Çiftçi Buluşması Deklarasyonu” adını taşıyan 15 ilke ile 8 bölümde yer alan 57 adet karardan oluşan bir metni, TMMOB ile TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası‘nın üç ayrı konudaki şerhi ile birlikte imzalanarak kamuoyuna duyuruldu.

Diğer yandan, 10 Ağustos 2022 tarihinde Tarihi Havagazı Fabrikası‘nda yapılan İşçi Grubu Birinci Ön Buluşması, 5 Ekim 2022 tarihinde İzmir Tarımı Geliştirme Merkezi (İZTAM)’da yapılan İşçi Grubu Teknik Çalıştayı ile 17 Kasım 2022 tarihinde İzmir Tarihi Havagazı Fabrikası‘nda yapılan İşçi Buluşması‘nda bir araya gelen ve aralarında Birleşik Kamu-İş, DİSK, HAK-İŞ, KESK ve TÜRK-İŞ‘în bileşeni 50’den fazla sendika ile iki bağımsız sendika temsilcisinin, “İş Güvencesi ve Sendikal Örgütlenme“, “Çalışma Yaşamı“, “İstihdam ve Sosyal Politika” ve “İş Kollarına İlişkin Düzenlemeler” başlığı altında tartıştıkları konularla ilgili kararların, “Sonuç Bildirgesi” adını taşıyan 14 maddeden oluşan bir metinde bir araya getirildi ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından kamuoyuna duyuruldu.

23 Ağustos 2022 tarihinde Tarihi Havagazı Fabrikası‘nda yapılan Sanayici, Tüccar ve Esnaf Grubu Birinci Buluşması, 5 Ekim 2022 tarihinde İzmir Tarımı Geliştirme Merkezi (İZTAM)‘da yapılan Sanayici, Tüccar ve Esnaf Grubu Teknik Çalıştayı ve 1 Aralık 2022 tarihinde Swissotel Büyük Efes‘in konferans salonunda yapılan Sanayici, Tüccar ve Esnaf Buluşması‘nda “Dijitalleşme ve Veri Yönetimi“, “Planlama“, “Doğayla Uyum“, “Demografik Hareketlerin Yönetimi“, “Eğitim“, “Kapasite Geliştirme“, “Düşünce Sermayesi ve Yeni Meslekler“, “Yeni Nesil Rekabetçilik“, “Girişimcilik“, “Uluslararası Ağlar ve Turizm” ve “Enerji” gibi birbirinden farklı birçok konu tartışılarak 25 ilke belirlendi ve bu ilkeler İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından kamuoyuna duyuruldu.

Şu ana kadar hangi kurum ve kişilerin bu toplantılara davet edildiği ve bunlardan hangilerinin bu davete icabet ettiği hususunun ne olarak bilinmediği bu dokuz ayrı toplantı sonucunda ortaya çıkan bildirgelerdeki ilke ve kararlar, ilan edilen programa göre Ocak 2023’de “demokrasi“, “doğa“, “tarih” ve “inovasyon” konulu dört ayrı uzman buluşması çerçevesinde tartışılarak sahadan gelen görüşler, yeni ekonomik kavramlar ve akademik bilgilerle sentezlenecek.

İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nin 30 Kasım 2022 tarihli haberi ile de “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” organizasyonunun ana sporlarının Türkiye İş Bankası, Arkas Holding ve Yaşar Holding olduğunu öğrendik.

Biz ise bugünden itibaren, 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında İzmir‘de yapılan Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi ile tarihi gerçekleri hatırlattıktan sonra bu kongrenin 100. yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nce hazırlanan bir program çerçevesinde 150 çiftçi kuruluşu, 50 işçi sendikası ve 135 sanayici, tüccar ve esnaf temsilcisi tarafından hazırlandığı söylenen toplam 55 ilke ve karardan oluşan bildirgelerin, bugünkü Türkiye gerçeği ile ne derece uyuştuğunu, hangi grupların hangi konuları ele alıp hangi konuları ele almadığını ortaya koyup bir anlamda Ocak 2023’de yapılacak uzman buluşmasına yardımcı olmaya çalışacağız.

100 yıl önce neler yapılmış, neler yaşanmıştı?

Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi, daha doğrusu bu kongre ile Lozan Antlaşması arasındaki neden-sonuç ilişkisi, özel yaşamımın iki önemli noktasında karşıma çıkan bir konu olmuştur. Bu konu ilk önce sevgili hocam Prof. Dr. Taner Timur‘un “Türk Devrim Tarihi” isimli dersin yazılı sınav sorusu, daha sonra da üniversiteyi bitirdiğimde katıldığım ilk müfettişlik sınavında sözlü sınav sorusu olarak karşıma çıkmış, aradan bir iki yıl geçtikten sonra da, değerlendirme kurulu üyesi olarak görev yaptığım bir başka müfettişlik sınavında da soruların arasına katıp yazılan cevapları değerlendirdiğim bir konudur.

Bu anlamda 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında İzmir‘de yapılan Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi, Ulusal Kurtuluş Savaşı sonrasında İsviçre‘nin Lozan kentinde, İsmet İnönü başkanlığındaki Türk heyeti ile bir araya gelen emperyalist ülke temsilcilerinin, Türkiye‘nin gelecekte kapitalist sistem içinde yer alıp almayacağı ile ilgili kaygıları nedeniyle kilitlenip ara verilen görüşmelerin devamını sağlamak amacıyla yapılan; böylelikle, Türkiye‘nin gelecekte devlet ve özel sektörün katılımı ile oluşturulacak karma ekonomi modeli ile kapitalist sistem içinde kalacağının ilan edilmesi suretiyle kilitlenen görüşmelerin devamını sağlayan, bu arada da çiftçi, işçi, tüccar ve sanayi grubunun korporatist bir yaklaşımla yeni ekonomik düzenden ne beklediğini ortaya koyan bir kongre, savaş sonrasındaki Türkiye ekonomisi açısından önemli bir dönüm noktasıdır.

Nitekim sevgili hocam Taner Timur‘un, “Türk Devrimi ve Sonrası” isimli kitabında da belirttiği gibi, Batılılara kurulacak rejimin geleceği konusunda teminat vermek isteyen Ankara Hükümeti, 30 Ağustos 1922 sonrasında sol hareketleri kesin olarak tasfiye etmiş, diğer yandan da Lozan görüşmeleri ile aynı tarihlerde başlayan Moskova‘daki Dördüncü Komintern toplantısında bu tasfiye hareketinin kınanmasına karar verilmiş, böylelikle SSCB ile araya mesafe koyulduğu gösterilmiştir. (s.43)

Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi, dönemin İktisat Vekili Mahmut Esat Bozkurt‘un çabaları ile düzenlenmiş, ilk kez 5 Ocak 1923 tarihli gazetelerdeki haberlerle duyurulan kongre, bakanın 13 Şubat 1923 tarihinde verdiği demeçle açıklık kazanmış; böylelikle, İzmir‘de toplanması uygun görülen kongreye çiftçi, tüccar, sanayi erbabı ve işçiler ile bütün şirket, banka, borsa ve diğer iktisadi kurumların davet edileceği anlaşılmıştı.

Kongre 17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında 1.135 temsilcinin katılımıyla İzmir‘de ve Hamparzum‘un üzüm-incir işletmesi adıyla bilinen binasında yapılmıştır.

Kongrenin İzmir’de yapılmış olması, Anadolu’da kapitalizmin en fazla geliştiği bölgenin Ege Bölgesi ve İzmir‘in de onun merkezi olmasıdır. İzmir ve çevresindeki zirai ve ticari faaliyetleri yürüten Rum, Ermeni ve Yahudi gibi azınlıklarla Levantenlerin emperyalist ülkelere verilmiş kapitülasyonlar çerçevesinde, İngiliz, Fransız, İtalyan ve Amerikan sermayesi ile kurdukları güçlü ilişkiler ve bu ilişkilerin geleceğinin ne yöne evrileceği; ayrıca, kenti terk edenlerin geride bıraktıkları malların bilinmeyen akıbeti, daha doğrusu Lozan görüşmelerini tıkayan Türkiye‘nin bundan böyle SSCB‘nin mi, yoksa kapitalist batı sisteminin mi yanında duracağı sorusuna verilmiş en anlamlı cevap olduğu düşünülebilir.

Nitekim kongrenin hangi binada yapılacağı konusunda bile Karataş‘ta bulunan İttihat ve Terakki Mektebi yerine önceleri Guiffraylara, daha sonra Aram Hamparzum ve Bakırcıyan ailesine ait olup 17 Şubat 1923 tarihinde kimin mülkiyetinde olduğu kesin olarak bilinmeyen tütün ve incir işletmesi binasının seçilmiş olması bile anlamlı olabilir.

17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında yapılan Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi‘ne işçi, çiftçi, tüccar ve sanayi grubu üyesi olarak katılan toplam 1.135 delegenin, kongre kapsamında yaptıkları oturum ve görüşmeler sonucunda üzerinde uzlaşıp “Misak-ı İktisadi Esasları” adıyla açıkladıkları, daha doğrusu Lozan‘da bekleyen İngiliz, Fransız ve Amerikalılarla diğer emperyalist ülke temsilcilerine duyurdukları ilke/taahhüt listesi şu şekilde sıralanmıştır.

MİSAK-I İKTİSADİ ESASLARI

İzmir: 17 Şubat (1339 – 1923) açıldığı gün, Saat : 10

Bütün Türkiye’nin Ziraat, Sanayi, Ticaret ve İşçi zümrelerinden müntehab (seçilmiş) bin yüz otuz beş murahhasın (temsilcinin) iştirakiyle İzmir’de in’ikad eden (toplanan) ilk Türkiye İktisat Kongresi’nin müttefikan (oybirliğiyle) tesbit ve kabul ettiği (Misak-ı İktisadi) esaslarıdır:

Madde 1. Türkiye, milli hudutları dahilinde, lekesiz bir istiklâl ile dünyanın sulh ve terakki (ilerleme) unsurlarından biridir.

Madde 2. Türkiye halkı milli hakimiyetini, kanı ve canı pahasına elde ettiğinden, hiç bir şeye feda etmez ve milli hakimiyete müstenid (dayalı) olan meclis ve hükümetine daima zahirdir (açıktır).

Madde 3. Türkiye halkı, tahribat yapmaz; imar eder. Bütün mesai iktisaden memleketi yükseltmek gayesine matûftur (yönelmiştir).

Madde 4. Türkiye halkı sarfettiği (tükettiği) eşyayı mümkün mertebe kendi yetiştirir. Çok çalışır; vakitte, servette ve ithalâtta israftan kaçar. Milli istihsâli (üretimi) için icabında (gerektiğinde) geceli gündüzlü çalışmak şiârıdır (ülküsüdür).

Madde 5. Türkiye halkı, servet itibariyle bir altın hazinesi üzerinde oturduğuna vakıftır. Ormanlarını evladı gibi sever, bunun için ağaç bayramları yapar; yeniden orman yetiştirir. Madenleri kendi milli istihsâli (üretimi) için işletir ve servetlerini herkesten fazla tanımağa çalışır.

Madde 6. Hırsızlık, yalancılık, riya ve tenbellik en büyük düşmanımız; taassubdan (bağnazlıktan) uzak dindarâne (dindarca) bir salâbet (dayanıklılık) her şeyde esasımızdır. Her zaman faydalı yenilikleri severek alırız. Türkiye halkı mukaddesatına (kutsal inanç ve davranışlarına), topraklarına, şahıslarına ve mallarına karşı yapılan düşman fesad (hile) ve propagandalarından nefret eder ve daima bunlarla mücadeleyi bir vazife bilir.

Madde 7. Türkler, irfân (bilme) ve marifet (beceriklilik) aşığıdır. Türk, her yerde hayatını kazanabilecek şekilde yetişir; fakat herşeyden evvel memleketin malıdır. Maarife (eğitime) verdiği kutsiyet dolayısiyle (Mevlüd-i şerif) kandil gününü, aynı zamanda kitab (kitap) bayramı olarak tes’id eder (kutlar).

Madde 8. Birçok harbler ve zaruretlerden dolayı eksilen nüfusumuzun fazlalaşması ile beraber sıhhatlerimizin, hayatlarımızın korunması en birinci emelimizdir. Türk, mikroptan, pis havadan, salgından ve pislikten çekinir. Bol ve saf hava, bol güneş ve temizliği sever. Ecdâd (atalar) mirası olan binicilik, nişancılık, avcılık, denizcilik gibi bedeni terbiyenin yapılmasına çalışır. Hayvanlarına da aynı dikkat ve ehemmiyeti göstermekle beraber, cinslerini düzeltir ve miktarlarını çoğaltır.

Madde 9. Türk, dinine, milliyetine, toprağına, hayatına ve müessesatına (kurumlarına) düşman olmayan milletlere daima dosttur; ecnebi sermayesine aleyhdar (karşı) değildir. Ancak kendi yurdunda kendi lisanına ve kanununa uymayan müesseselerle (kurumlarla) münasebette bulunmaz. Türk ilim ve sanat yeniliklerini nerede olursa olsun, doğrudan doğruya alır ve her türlü münasebette (ilişkide) fazla mutavassıt (aracılık) istemez.

Madde 10. Türk açık alın ile serbestçe çalışmayı sever; işlerde inhisar (tekel) istemez.

Madde 11. Türkler, hangi sınıf ve meslekte olursa olsunlar, candan sevişirler. Meslek, zümre itibariyle el ele vererek birlikler, memleketini ve birbirlerini tanımak, anlaşmak için seyahatler ve birleşmeler yaparlar.

Madde 12. Türk kadını ve kocası, çocukları iktisadi misaka (anlaşmaya) göre yetiştirir.

Kapandığı gün, 4 Mart 1339, Saat: 11.15

Yüz yıl önce yaşadığımız kentte yapılan bu önemli kongre ile ilgili olarak bugün yapabileceğim en esaslı eleştiri, bu süre içinde Mülkiye‘den sevgili hocam ve dekanım Prof. Dr. Ahmet Gündüz Ökçün‘ün 1968 yılında yaptığı çalışma dışında hiçbir üniversite, tarihçi, tarih kurumu ya da resmi, özel veya sivil kurumun bu kongre ile ilgili kapsamlı bir araştırma yapmayışı ya da yaptırmayışı, İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nin bile 2001 yılında Afet İnan‘ın 1982 yılında Türk Tarih Kurumu tarafından yayınlanan “İzmir İktisat Kongresi” isimli kitabını “İzmir İktisat Kongresi 17 Şubat-4 Mart 1923” ismiyle neredeyse tıpkıbasım olarak yayınlaması, 9 Eylül İzmir’in Kurtuluşu ya da kongrenin yapılışının 100. yılına rastlayan 2022 veya 2023 yıllarında bile böyle bir araştırmaya gerek duyulmayışı; bu nedenle de, kongre sonrasında Ankara‘ya gönderilen bir tomar kongre belgesinin halen bulunamayışı ve kongreye katılan 1.135 kişinin bulundukları işçi, çiftçi, tüccar ve sanayici gruplarındaki konumlarını analiz edip sınıfsal konumlarını değerlendirebileceğimiz tüm delege listesinin elimizde olmayışıdır.

Devam edecek…

………………………………………………………….

17 Şubat-4 Mart 1923 tarihli Türkiye (İzmir) İktisat Kongresi ile ilgili okuyabileceğiniz kitaplar:

1. A. Gündüz Ökçün, Türkiye İktisat Kongresi, Haberler-Belgeler-Yorumlar, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayını, Ankara-1968.

2. A. Afet İnan, İzmir İktisat Kongresi 17 Şubat-4 Mart 1923, Türk Tarih Kurumu, 3. Baskı, Ankara-2020.

3. İzmir İktisat Kongresi 17 Şubat-4 Mart 1923, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayını, Haziran 2001, İzmir.

4. Kazım Karabekir, İktisat Esaslarımız (Hatır ve Zabıtlarıyla) 1923 İzmir İktisat Kongresi.

5. Taner Timur, Türk Devrimi ve Sonrası, Doğan Yayınevi, Ankara-1971.

İzmir İktisat Kongresi (1)’ için 2 yanıt

  1. Çok yerinde ve başarılı bir açıklama. Ali Rıza kardeşimi kutluyor, aynı şekilde aydınlatıcı olacağından emin olarak devamını bekliyorum.

    Liked by 1 kişi

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s