‘Bir başka tarım’ iddiasının İzmir macerası… (1)

Ali Rıza Avcan

Evet… Seferihisar’dan sonra sıra şimdi de İzmir’e geldi…

İzmir’de ‘Bir başka tarım mümkün‘ iddiasıyla ilgili bu yeni yazı dizimizde, 2016 yılında Seferihisar, 2021 yılında da İzmir tarımının geleceği için kullanılan aynı sloganın olası İzmir maceralarını ele almaya çalışacağız. Böylelikle başarısız Seferihisar deneyi sonrasında bu kez daha büyük boyut ve cesaretle kurgulanan İzmir versiyonu boyutunda nelerin yapılmak istendiğini ve mevcut hukuk düzeni, sahip olunan kaynak ve olanaklar çerçevesinde nelerin yapabileceğini, hem 2009-2019 dönemindeki başarısız Seferihisar macerası, hem de 2012-2019 yıllarını kapsayan Aziz Kocaoğlu dönemindeki “İzmir Tarım Modeli” deneyimiyle benzerlik ve farklılıklarını ortaya koyarak, 2021-2024 döneminde İzmir tarımı adına karşımıza çıkabilecek olası olumlu ya da olumsuz durumları tartışıp değerlendireceğiz.

O nedenle, işe isterseniz büyükşehir belediyeleriyle diğer belediyelerin kendileriyle ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde “belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçları karşılamak” ya da desteklemek amacıyla tarım ve hayvancılık adına hangi faaliyet ve hizmetleri yapabileceklerini araştırarak başlayalım.

Büyükşehir belediyeleri ile ilçe belediyeleri tarım ve hayvancılık faaliyeti yapabilir mi?

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun ‘Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları‘ başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi hükmüne göre, “…Sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak çevrenin, tarım alanlarının ve su havzalarının korunmasını sağlamak; ağaçlandırma yapmak” büyükşehir belediyelerinin görevlerinden biri olup; aynı maddeye 12.11.2012 tarih, 6360 sayılı kanunun 7. maddesi ile eklenen fıkra hükmüne göre “Büyükşehir ve ilçe belediyeleri tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla her türlü faaliyet ve hizmette bulunabilirler.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun ‘Belediyelerin yetkileri ve imtiyazları‘ başlıklı 15. maddesinin (a) fıkrası hükmüne göre, “belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla her türlü faaliyet ve girişimde bulunmak” belediyelerin yetki ve imtiyazları arasındadır.

Sayıştay, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarım ve hayvancılık alanındaki nakdi ve ayni yardımlarını mevzuata uygun bulmuyor.

5216 sayılı Kanunun 7. maddesine 12.11.2012 tarih, 6360 sayılı kanunun 7. maddesi ile eklenen fıkra hükmünde “Büyükşehir ve ilçe belediyeleri tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla her türlü faaliyet ve hizmette bulunabilirler.” ifadesine yer verilmekle birlikte; İzmir Büyükşehir Belediyesi harcamalarının denetimine ilişkin İzmir Büyükşehir Belediyesi 2016 Yılı Sayıştay Denetim Raporu‘nun “Denetim Görüşünü Etkilemeyen Tespit ve Değerlendirmeler” bölümünde yer alan “Mevzuata aykırı olarak tarımsal yardımların yapılması” başlıklı Bulgu 20, “Tarımsal Kalkınma Kooperatiflerine süt soğutma tankları desteği sağlanması” başlıklı Bulgu 21, “S.S Gödence Tarımsal Kalkınma Kooperatifi zeytinyağı tesisinin yenilenmesi” başlıklı Bulgu 22, “İlçe ziraat odaları ile ortak tarım makinaları parkı kurulması” başlıklı Bulgu 23, “İncir ve zeytin üreticilerine hasat sürecinde üründe kalite ve verimi arttırmak amacıyla incir üreticilerine incir kurutma kereveti (kasası) ve zeytin üreticilerine zeytin kasası desteği” sağlanması başlığını taşıyan Bulgu 24. maddelerinde:

📌5216 sayılı Kanunun 7. maddesinde büyükşehir ve ilçe belediyelerinin tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla her türlü faaliyet ve hizmette bulunabileceği belirtilmekle birlikte; bu yetkiye ait konu ve kapsamın herhangi bir uygulama yönetmeliğince belirlenmemesi nedeniyle, ‘faaliyet‘ ve ‘hizmet‘ olarak tanımlanan bu yetkinin nakdi ya da ayni yardımlar için kullanılamayacağı,

📌Yapılan yardımların, 5393 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesi (a) bendinde belirtilen belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçları kapsamında olmaması,

📌İl Özel İdarelerinin kapanmasına neden olan 6360 sayılı yasa sayesinde il özel idarelerinin yereldeki görevlerinin belediyelere devredilmesi nedeniyle il özel idarelerinin tarımsal hizmet ve faaliyet yetkilerinin büyükşehir belediyelerine geçtiğini iddia etmenin, belediyelerin kendi çerçeve yasaları olan 5393 ve 5216 sayılı yasalar çerçevesinde mümkün olmaması,

📌Ayrıca, 5393 sayılı Kanunun ‘Diğer Kuruluşlarla İlişkiler‘ başlıklı 75. maddesinde belediyelerin; kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarıyla kamu yararına çalışan dernekler, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınmış vakıflar ve 7/6/2005 tarihli ve 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu kapsamına giren meslek odaları ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebileceği belirtildiği halde; bunlar arasında yer almayan kooperatiflerle ortak hizmet projesi yapılmasının ve bu proje kapsamında ayni ya da nakdi katkıda bulunulmasının mümkün olmaması,

📌İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 18.11.2015 tarih, 05-1184 sayılı kararı ile kabul edilen İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Çalışma, Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’te 5393 ve 5216 sayılı yasalarda bulunmayan görevlere yer verilmesi ve mali düzenlemelere izin veren bu yönetmelik için 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 27. maddesine göre Sayıştay’dan istişari görüş alınmaması nedeniyle,

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin; kooperatiflere, meslek odalarına ve çiftçilere istediği kadar ve istediği türde nakdi veya ayni yardımda bulunmasının, mevzuata uymadığı belirtilmiştir. (1)

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 1986 yılı gelir ve giderlerini inceleyen Sayıştay denetçisinin düzenlediği Ekim 2017 tarihli raporun “Denetim Görüşünü Etkilemeyen Tespit ve Değerlendirmeler” bölümünde on üç (13) sayfa gibi oldukça uzun bir bölümde beş (5) bulgu olarak ele alınıp sonuç kısmında “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin; kooperatiflere, meslek odalarına ve çiftçilere istediği kadar ve istediği türde nakdi veya ayni yardımda bulunmasının mevzuata uygun olmadığı” şeklindeki bir değerlendirme yapılmasına karşın; bu değerlendirmenin bugüne kadar bu yardımların sürdürülmesini ve bu yardımlar için harcamalar yapılmasını engellememekle birlikte, bu değerlendirmenin İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Sayıştay Başkanlığı arasında nasıl bir pratik sonuca ulaştığı bilinmemekte; ayrıca 2016 yılı sonrasında İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 10.06.2019 tarih, 426 sayılı kararı ile kabul edilen “İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 15. maddesi hükmene göre, bu yönetmeliğin yürürlüğe girebilmesi için Sayıştay görüşünün alındığı belirlenmiştir.

Yapılan tarım ve hayvancılık yardımlarıyla ilgili yönetmelik için Sayıştay’ın uygun görüşünün alınmasından sonra geriye sadece üç sorun kalmıştır:

1. Tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla yapılan her türlü hizmet ve faaliyetin, 2012 yılında 5216 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen fıkra hükmüne göre mümkün olup olmadığı, Sayıştay denetçisinin deyimiyle konu ve içerik itibariyle bu hizmet ve faaliyetlerin sınırsız olup olmayacağı; dolayısıyla, tarım ve hayvancılık hizmetlerini yerine getirmek amacıyla Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulmuş olan Tarım ve Orman Bakanlığı ile bakanlığa bağlı birimlerin ve diğer tarım ve hayvancılık kurumlarının görev, yetki ve sorumlulukları ile çakışıp çakışmadığı ya da adını verdiğimiz bu resmi kuruluşlarına verilen görev, yetki ve sorumlulukların belediyelerin tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla yapacağı her türlü hizmet ve faaliyeti engelleyip engellemeyeceği veya sınırlayıp sınırlamayacağı sorunu.

2. Tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla yapılan her türlü hizmet ve faaliyetin, 5393 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesi (a) bendinde belirtilen belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarından olup olmadığı sorunu.

3. Belediyelerin, 5393 sayılı Belediye Kanunun ‘Diğer Kuruluşlarla İlişkiler‘ başlıklı 75. maddesinde adı geçmeyen kooperatiflerle ortak hizmet projesi adı altında işbirliği protokolleri imzalayıp ayni ve nakdi yardımda bulunmasının mümkün olup olmadığı.

Yazımızın bir sonraki bölümünde bu üç sorunu mevzuat düzenlemeleriyle pratikteki uygulamalar itibariyle ele alıp tartışmaya çalışacağız.

Devam Edecek…

(1) İzmir Büyükşehir Belediyesi 2016 Yılı Sayıştay Denetim Raporu, Ekim 2017, s.82-94.

‘Bir başka tarım’ iddiasının İzmir macerası… (1)” için bir yanıt

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s