Ali Rıza Avcan
Geçtiğimiz haftalarda iki kez Bayraklı, Turan ve Salhane bölgeleriyle 75. Yıl mahallesiyle Gümüşpala mahallesi arasındaki Atatürk Ormanı’nı bir uçtan uca kateden 1609/12 ve 7000. sokakları gezip fotoğraflayarak; ayrıca daha önce araştırıp okuyarak öğrendiklerimi, gördüğüm mekanlarla çakıştırarak zenginleştirmeye çalıştım.
Folkart gibi yeni yapılan gökdelenlerin bulunduğu Salhane bölgesiyle ilgili izlenimlerimi daha önce Facebook’un ‘Kent Stratejileri Merkezi‘ isimli grubunda, Bayraklı ile ilgili izlenimlerimi ise İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ‘İzmir-Deniz, İzmirlilerin Denizle İlişkisini Güçlendirme Projesi‘ kapsamında Bayraklı sahilinde yaptığı düzenlemeler çerçevesinde ‘Kent Stratejileri Merkezi‘ isimli bu blogdaki başka bir yazı dizisinde paylaşmaya başladığım için bugün burada sadece kıyıda köşede kalmış Turan mahallesi ile bilgi ve izlenimlerimi paylaşmaya çalışacağım.
Turan mahallesi, Bayraklı ile Karşıyaka arasındaki ulaşımı sağlayan Anadolu Caddesi ile İZBAN hattındaki ‘Turan‘ istasyonunun kuzey ve güneyinde yer alan oldukça büyük ama bir o kadar da sessiz, ıssız bir mahalle.

Mahallenin büyük bir kısmını askeri tesislerin bulunduğu alanlarla Atatürk Ormanı oluşturuyor. O anlamda mahallenin, İZSU’nun ‘Turan Bölgesi‘ olarak tanımladığı 7,3 km²’lik uzunluğundaki su havzasındaki 1,67 m³/yıl kapasiteye sahip Tahtacı (Arulca) Deresi’nin aktığı vadi ile onun deniz kıyısında oluşturduğu kumluk alanda kurulduğu söylenebilir.
Turan mahallesi, kıyıdaki binaları ya da dikenli telleri aştığınız takdirde size çok güzel İzmir ve Bayraklı görünümleri sunuyor. Buradaki bazı alanlar askeri tesislerle ya da bugün kullanılmadığı için martıların, flamingoların ve karabatakların işgalindeki irili ufaklı bakımsız iskelelerle dolu olmakla birlikte; bazı bölümlerinde denize ulaşmanız, elinizi suya dokundurmanız, dalgaların getirdiği binlerce midyeyle birlikte çeri çöpü görmeniz de mümkün…
Turan mahallesi, 2.212.548,76 m²’lik büyüklüğü ile Bayraklı ilçesinin alan olarak en büyük ikinci, 2015 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) verilerine göre 427 kişilik nüfusu ile de en az nüfusa sahip mahallesi. 2007 yılında 196 kişiden oluşan nüfusu 2008’de 163’e, 2009’da 164’e, 2010’da 178’e, 2011’de 186’ya, 2012’de 174’e, 2013’de 521’e ve 2014’de 451’e yükselmiş.
Nüfusun büyük bir çoğunluğunun askeri bölgedeki lojmanlarda yaşıyor olması nedeniyle mahallenin deniz kenarındaki omurgasını oluşturan ve sonu ‘İzmir Arena’ tarafından kapatılan 1649 sokakla (Eski Menemen Caddesi) ona bağlı 1650, 1653, 1654 ve 1655 sokakların tümü ‘çıkmaz sokak‘ niteliğinde.
Mahallenin deniz kıyısındaki sokakları ve 1649 sokakta yer alan yazlık eğlence mekanları, bu özellikleri nedeniyle kış aylarında oldukça sakin, sessiz…

Mahalle içinde bir toplu ulaşım sistemi olmadığı için askeri lojmanlarla kıyı bölgesi arasında büyük bir kopukluk var. Sahilde bulunan muhtarlığa gelmek isteyen mahalle sakinleri ya özel araçlarıyla gelmek ya da taksi tutmak zorundalar. İnşaatı halen devam eden Turan İZBAN İstasyonu köprü geçişi tamamlandığında gerek İZBAN’la gelenlerin gerekse mahallenin kuzeyinde oturanların sahile inmesi mümkün olacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait ‘İzmir 3 Boyutlu Kent Rehberi‘ verilerine göre çevre uzunluğu 8.602,71 km olan mahallede toplam 99 adet yapı, 12 yol, 7 cadde ve sokak bulunuyor.

Bölgenin en önemli ve bilinen yapıları Ege Deniz Bölge Komutanlığı’na, Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanlığı’na, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz İkmal Destek Komutanlığı’na ve Bakım Onarım ve İstihkam Komutanlığı’na ait askeri yapılardan oluşuyor. O nedenle mahalle sanki askeri tesislerin ve o tesislerdeki askerlerin gözetim ve denetimi altında gibi. Bu olağanüstü durumu en iyi şekilde gelişigüzel bir fotoğraf çekmeye kalktığınızda nöbetçi kulübelerinde görev yapan askerlerin huzursuzluğundan ve zaman zaman yaptıkları uyarılardan anlayabiliyorsunuz.
Geçmişte kentin ve ülkenin en önemli sanayi tesislerinden biri olan Turyağ binaları şu an yıkılmış durumda. Sahil ile Anadolu Caddesi arasındaki iki büyük parsel, ÇED raporları düzenlenmiş iki büyük inşaatın ve 350 yatlık bir marinanın yapılmasını bekliyor. Bunlardan Turyağ’a ait parseldeki yapının Nokta İnşaat, İZBAN istasyonunun hemen arkasındaki parseldeki yapının ise Rönesans Holding’e ait Nakkaştepe İnşaat tarafından yapılacağı söyleniyor.
Hazırlanan proje tanıtım dosyası verilerine göre eskiden Turyağ fabrikasının bulunduğu parsele, Nokta İnşaat Yatırım Turizm San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılacak büyük yapının mahallenin ortasındaki 1649 sokağın her iki yanında inşa edilmesi ve bu iki yapı bloğunun sokağı üstten kapatacak üst geçitlerle ilişkilendirilmesi öngörülmüş. 40034 Ada/1 Parsel ve 40036 Ada/1 Parsel no’lu 24.707,59 m²’lik arsalara yapılacak toplam 40 katlı bu yapıda ‘İzmir Bayraklı Projesi’ adı altında 200 oda kapasiteli bir otel, 170 adet konut, 48.000 m² inşaat alanına sahip bir alışveriş merkezi, 1.300 araçlık bir otopark ve sosyal tesisler bulunacak.

10 Eylül 2014 tarihli proje tanıtım dosyasındaki bilgilere göre mahallenin ortasındaki 1649 sokağın her iki yanında yer alan ve üzerinde iki ayrı tescilli yapının (Giraud yazlığı ve Braggiotti Evi olarak tanımlanan yapılar) bulunduğu dört ayrı parselde, Doğan Grubu’na ait Milta Turizm ile Rönesans Rönesans Holding’in ortaklaşa kurduğu; ancak daha sonra, Doğan Grubu’na ait hisselerin Rönesans Holding’e satılması nedeniyle şimdi sadece Nakkaştepe Gayrimenkul Yatırımları İnşaat Yönetim ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılacak büyük yapı kompleksinin ise 40042 ada, 1 parsel, 40042 ada, 1 parsel ile 40035 adanın 4 ve 6 parsellerinde yapılması öngörülmüş. Toplam 27.011,12 m² tapulu alanda ‘Turan Karma Kullanım Projesi’ adı altında yapılacak yapılar topluluğunun 12.000 m²’lik bölümünde 200 oda, 402 yatak kapasiteli bir turizm konaklama tesisinin, 25.000 m²’lik bölümünde 350 adet konutun, 32.000 m²’lik bölümünde ofislerin ve 6.000 m²’lik bölümünde de ticarethanelerin bulunması öngörülmüş; ayrıca yapı alanında bulunan iki adet tescilli kagir yapının restorasyonu taahhüt edilmiş. Nitekim bu kagir evlerden deniz kıyısındaki ‘Braggiotti Evi’ olarak tanımlanan kagir yapı 2014 yılı içinde restore edilerek esaslı onarım dalında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2015 yılı Tarihe Saygı Ödülünü almaya değer bulunmuş.

Biz bu bilgileri internet ortamında bulduğumuz resmi bilgilerle doğrulamaya çalışırken karşımıza ilginç ve ilginç olduğu kadar çok anlamlı bir durum çıktı. O da Nokta İnşaat A.Ş. ve Rönesans/Nakkaştepe A.Ş. tarafından yapılması öngörülen ve bu amaçla ÇED raporları düzenlenen bu iki büyük yapı kompleksinin inşaatları henüz başlamadığı ve dolayısıyla bitirilmediği halde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ‘İzmir 3 Boyutlu Kent Rehberi‘nde sanki bu yapıların yapılmışlar gibi gösterilmiş olmasıydı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin web sayfasında bulunan ve kolaylıkla bilgisayarınıza indirip kurabileceğiniz ‘İzmir 3 Boyutlu Kent Rehberi‘nin Turan Mahallesi ile ilgili bölümüne gidip baktığınızda ada ve parsel numaraları verilen bu arsalarda 3 adet yapı yapılmış ve mevcutmuş gibi bir bilgiye ulaşabiliyorsunuz. Bu bölüme eklenen fotoğraflarda arsaların boş, binaların metruk hali görülmekle birlikte varmış gibi haritaya işlenen yapıların teknik özellikleri ilgili bölümlerde 1.356, 91 m²’lik bu arsalardan ilkinde 338 bağımsız bölümü bulunan 117 metre yüksekliğinde 41 katlı bir yapının, 2.632,84 m²’lik ikincisinde 66 bağımsız bölümü bulunan 102 metre yüksekliğinde 36 katlı bir yapının, 2.594,79 m²’lik üçüncüsünde ise 70 bağımsız bölümü bulunan 42 m yüksekliğinde 16 katlı bir yapının bulunduğu belirtilmektedir.
Daha sonra bizi telefonla arayıp bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, bu yapıların 2015 yılında Bayraklı Belediyesi’nden alınmış inşaat ruhsatları dikkate alınarak elektronik haritaya işlendiğini ifade etmişlerse de; böylesi bir kaydın inşaat ruhsatı alındığında değil, yapı kullanma ruhsatının alınması durumunda yapılmasının yasal olarak daha doğru olacağı kendilerine bildirilmiştir.
Belediyelerle olan ilişkilerimizde bize göre acil, önemli ve gerekli birçok şeyin istenen düzeyde ve zamanında yapılmadığını bilen, bunları bizzat yaşayan bizler için iki önemli inşaat şirketi tarafından -ki bunlardan biri Ankara’daki meşhur Külliye‘yi yapan şirkettir- henüz yapılmamış iki büyük yapının elektronik haritaya işlenmesi konusundaki bu titizliği, bu aceleciliği ya da aculluğu, bu yazıyı okuyan herkesin kendi meşrebine göre yorumlayacağını söyleyerek mahallenin diğer özelliklerini anlatmaya devam edelim isterseniz…
Mahallede bu askeri yapılar dışında ayrıca görebildiğimiz kadarıyla Karayolları 2. Bölge Müdürlüğü’ne ait Asfalt Bitüm Depo Şefliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait bir araç parkı, Henkel’e ait kullanılıp kullanılmadığı belli olmayan bir depo bulunmakta…

Mahalle, şu an itibariyle deniz kıyısında kümelenmiş İzmir’in ünlü yazlık eğlence tesisleri ve düğün salonları ile dolu. Bunların en önemlisi ise çoğu kış koşullarında kapalı olan ‘İzmir Arena‘, ‘Tac Mahal‘, ‘Burjuva‘, ‘Rain Cafe‘ ve ‘Saime Sultan Yalısı‘ gibi yerler.
2014 tarihli muhtarlık seçimlerde toplam 133 adet seçmenden 55’inin oyunu alarak seçilen Nursel Dikmen, mahallenin kuzeyindeki Ege Deniz Bölge Komutanlığı’nda görev yapan bir subayın eşi ve aynı bölgedeki askeri lojmanlarda oturuyor.
Devam Edecek…