‘Bir başka tarım’ iddiasının İzmir macerası… (2)

Ali Rıza Avcan

21 Ocak 2021 tarihinde Ödemiş Belediyesi Kültür Merkezi’nde ‘İzmir Tarımı‘, ‘Bir başka tarım mümkün‘ ve ‘Çiftçi doğduğu yerde doyacak, kentli adil gıdaya ulaşacak‘ sloganları eşliğinde duyurulan, ardından 27 Ocak 2021 tarihinde 28 tarımsal kalkınma kooperatifi ile ürün alım sözleşmesi imzalamak için Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenen törende dile getirilenlerle ortaya konulan İzmir Tarım Modeli‘ni inceleyip değerlendirmek amacıyla başlattığımız yazı dizimizin ilk bölümünde mevcut hukuki düzenlemeler çerçevesinde Büyükşehir belediyeleriyle diğer belediyelerin tarım ve hayvancılık alanında faaliyet ve hizmette bulunup bulunamayacağını ve 2017 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2016 yılı hesaplarını inceleyen Sayıştay denetçisinin bu konuda ortaya koyduğu çekinceleri ele alıp düzenlediği İzmir Büyükşehir Belediyesi 2016 Yılı Sayıştay Denetim Raporu‘nda belirttiği üç ayrı sorunun hukuki düzlemde henüz çözümlenmediğini ortaya koymuştuk.

Yazı dizimizin bugünkü bölümünde ise, ülkemizdeki tarım, hayvancılık ve balıkçılık faaliyetlerine yönelik kamu hizmetleriyle bu hizmetlerin hangi kamu kurumları tarafından yürütüldüğünü ortaya koyup, büyükşehir belediyelerinin bu kurum ve kuruluşlar arasındaki yerini araştıracağız. Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından bu konularda düzenlenmiş yönetmelik ve yönergeleri inceleyerek İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce yürütülen tarımsal hizmetlerin nasıl bir yapı içinde ve hangi çerçevede yerine getirildiğini belirlemeye çalışacağız.

Fotoğraf: Ahmet Çetintaş, “Zeytin”

İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir’deki tarımsal faaliyetler içindeki yüzlerce kurum ve kuruluştan sadece biridir…

Bilindiği üzere Türkiye’de ve yazı konumuz itibariyle İzmir’de, çatı örgütü Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere tarım, hayvancılık, balıkçılık, arıcılık ve ormancılık faaliyetlerinin yönetimi boyutunda doğrudan ya da dolaylı olarak çalışıp katkıda bulunan ya da destek veren, hiyerarşik olarak birbirine bağlı ya da bağımsız toplam 62 resmi kurum ve kuruluş bulunmaktadır. İzmir tarımının yönetiminde pay sahibi olan kurum ve kuruluşlar sırasıyla;

Tarım ve Orman Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü, Tarım ve Orman Bakanlığı İzmir İlçe Müdürlükleri (30 adet), Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 2. Bölge Müdürlüğü, Meteoroloji Genel Müdürlüğü 2. Bölge Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü İzmir Orman Bölge Müdürü, Türkiye Su Enstitüsü, Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu, Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü, Çaykur Bölge Müdürlüğü, Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü, Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğü İzmir Bölge Birliği, Ege Tarımsal Araştırma Müdürlüğü, Veteriner Kontrolör Enstitüsü Müdürlüğü, Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, Zirai Araştırma ve Mücadele Müdürlüğü, İzmir Gıda Laboratuvar Müdürlüğü, Zirai Karantina İl Müdürlüğü, Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü, Veteriner Sınır Kontrol Noktası Müdürlüğü, T.C. Ziraat Bankası şubeleri, İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA), İzmir Valiliği İl Yatırımları İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve kurumsal yapısı içinde kırsal kalkınma birimi olan 8 ilçe (Bornova, Buca, Çeşme, Kemalpaşa, Menemen, Ödemiş, Seferihisar ve Torbalı) belediyesidir.

Ayrıca üniversitelerin ilgili akademik birimleri, meslek örgütleri olarak toplam 69 resmi kurum ve kuruluş bulunmaktadır. Bunlar da sırasıyla Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Dokuz Eylül Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, Katip Çelebi Üniversitesi Orman Fakültesi, Katip Çelebi Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, İzmir Ticaret Borsası, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, Ege Bölgesi İhracatçıları Birliği, İlçe Ziraat Odaları (30 adet), TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, TMMOB Orman Mühendisleri Odası, TMMOB Peyzaj Mimarları Odası, TMMOB Gıda Mühendisleri Odası, İzmir Veteriner Hekimler Odası, S.S. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği, S.S. Tariş Üzüm Tarım Kooperatifleri Birliği, S.S. Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Kooperatifleri Birliği, S.S. İncir Tarım Kooperatifleri Birliği, Köy-Koop İzmir Birliği, İzmir İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’ne bağlı 20 (Aliağa, Bayındır, Bergama, Beydağ, Bornova, Çeşme, Dikili, Foça, Karaburun, Kemalpaşa, Kınık, Kiraz, Menderes, Menemen, Ödemiş, Seferihisar, Selçuk, Tire, Torbalı ve Urla) odadır.

Diğer kurumları (sendikalar, dernekler, vakıflar, platformlar, holding ve şirketler vb.) dikkate aldığımızda ise aklımıza Tarım-İş Sendikası İzmir Şubesi, Türk Tarım Orman-Sen İzmir Şubesi, Tarım Orman-İş Sendikası, Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği (ETO), Tarım Ekonomisi Derneği, S.S. Tire Süt Müstahsilleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi gibi yüzlerce tarımsal kalkınma kooperatifi, Tarım Grubu, Yaşar Holding, Akça Holding gibi kuruluşlar gelmektedir.

Tarım, hayvancılık, balıkçılık ve arıcılık gibi faaliyetler içinde yönetmek, katkıda bulunmak, destek olmak ve para kazanmak gibi amaçlarla var olan bu kadar fazla sayıdaki resmi, özel ve sivil kurum, kuruluş, işletme, holding ve şirketin yer aldığı listenin uzayıp gitmesi aslında insanın tarımsal faaliyetlere başladığı tarihlerden bu yana konumu, iklimi, verimli toprakları ve bol sayıdaki verimli su kaynakları ile uygarlığın beşiği olan bu coğrafyada insanların ve onların oluşturduğu kurumların hep birlikte el ele vererek, işbirliği ve dayanışma içinde toprağı işlediklerini, hayvanları ehlileştirip onlardan yararlandıklarını ve böylelikle İzmir tarımının bugünkü düzeyine gelmesini sağladıkları anlaşılmaktadır.

Tarımsal veri üretimi ile şeffaflığın geçerli olacağı bir ortamda, tarımsal faaliyette bulunan ya da katkıda bulunup destekleyen her bir kurum ve kuruluşun İzmir’de yaratılan tarımsal değer içindeki payını büyüklük ve etki boyutunda ölçmek mümkün olmakla birlikte; bu olanaklardan mahrum olduğumuz günümüz koşullarında fark edip bildiğimiz tek şey, Tarım ve Orman Bakanlığı ile ona bağlı ya da ilgili olan resmi kurum ve kuruluşların bu konuda aslan payına sahip oldukları, büyükşehir belediyeleri ile ilçe belediyelerinin ise yapılan yardımlarla verilen desteklerin büyüklük ve etkisi açısından arka sıralarda geldiğidir.

Fotoğraf: Özkan Olcay, “Sulama”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarım ve hayvancılıkla ilgili görevleri diğer kurum ve kuruluşların görevleri ile çakışıyor mu?

Yazı dizimizin bir önceki bölümünde de belirttiğimiz gibi, büyükşehir belediyeleriyle diğer belediyeler, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun ‘Belediyelerin yetkileri ve imtiyazları‘ başlıklı 15. maddesinin (a) fıkrasında yazılı olan “belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla her türlü faaliyet ve girişimde bulunurlar” hükmü çerçevesinde, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun ‘Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları‘ başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi ile aynı maddeye 12.11.2012 tarih, 6360 sayılı kanunun 7. maddesi ile eklenen fıkra hükmüne göre, “Sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak çevrenin, tarım alanlarının ve su havzalarının korunmasını sağlayıp ağaçlandırma yaparlar” veBüyükşehir ve ilçe belediyeleri tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla her türlü faaliyet ve hizmette bulunabilirler.

İzmir’deki tarım, hayvancılık, su ürünleri avcılığı ve yetiştiriciliği, arıcılık ve ağaçlandırma gibi faaliyetlerde Anayasa’nın ve diğer hukuki düzenlemelerin verdiği en bütüncül ve üst yetkiler nedeniyle ön sırada yer alan Tarım ve Orman Bakanlığı’na verilen görevlerle İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 10.06.2019 tarih, 426 sayılı İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi kararı ile kabul ettiği İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik‘te kendisine verdiği görevleri birbiriyle mukayese etmemiz gerekmektedir.

10 Temmuz 2018 tarih, 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi‘nin Ondördüncü Bölüm – Tarım Orman Bakanlığı başlığı altındaki 410. maddesinde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 8 ayrı görev ve yetkisi olduğu belirtilmiştir. Bunlar sırasıyla:

a) Bitkisel ve hayvansal üretim ile su ürünleri üretiminin geliştirilmesi, tarım sektörünün geliştirilmesi ve tarım politikalarının oluşturulmasına yönelik araştırmalar yapmak,

b) Gıda üretimi, güvenliği ve güvenirliği, kırsal kalkınma, toprak, su kaynakları ve biyoçeşitliliğin korunması ile verimli kullanılmasını sağlamak,

c) Çiftçinin örgütlenmesi ve bilinçlendirilmesi, tarımsal desteklemelerin etkin bir şekilde yönetilmesi, tarımsal piyasaların düzenlenmesi gibi ana faaliyet konularının gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar yapmak; tarım ve hayvancılığa yönelik genel politikaların belirlenmesi amacıyla çalışmalar yapmak, uygulanmasını izlemek ve denetlemek,

ç) Ormanların korunması, geliştirilmesi, işletilmesi, ıslahı ve bakımı, çölleşme ve erozyonla mücadele, ağaçlandırma ve ormanla ilgili mera ıslahı konularında politikalar oluşturulması amacıyla çalışmalar yapmak,

d) Tabiatın korunmasına yönelik politikalar geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yapmak, korunan alanların tespiti, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları, sulak alanlar ve biyolojik çeşitlilik ile av ve yaban hayatının korunması, yönetimi, geliştirilmesi, işletilmesi ve işlettirilmesini sağlamak,

e) Su kaynaklarının korunmasına ve sürdürülebilir bir şekilde kullanılmasına dair politikaların oluşturulması amacıyla çalışmalar yapmak, ulusal su yönetimini koordine etmek,

f) Bakanlığın faaliyet alanına giren konularda uluslararası çalışmaların izlenmesi ve bunlara katkıda bulunulması amacıyla ulusal düzeyde yapılan hazırlıkları ilgili kuruluşlarla işbirliği halinde yürütmek,

g) Kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle verilen diğer görevleri yapmak,

Ayrıca bu görevlere ek olarak bakanlık bünyesindeki 21 birimden 13 hizmet birimine ait 111 adet görev ve yetkiyi dikkate aldığımızda, ülkemizdeki tarım ve orman faaliyetleri ile ilgili tüm kamu hizmet ve yetkisinin Tarım ve Orman Bakanlığı’na verildiğini görürüz.

Fotoğraf: Cemal Sepici, “Nasip”

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15. maddesinin (a) fıkrası ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun 7. maddesinin 1 ve ek fıkraları hükümlerine dayanılarak 10.06.2019 tarih, 426 sayılı kararı ile kabul edilen ve mali yönden Sayıştay Başkanlığı’nca onaylanan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik ise Tarımsal Projeler Şube Müdürlüğü, Kırsal Kalkınma Şube Müdürlüğü ve Sulama Şube Müdürlüğü olarak üç ayrı şube müdürlüğünden oluşan Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’nın görev, yetki ve sorumluluklarını söz konusu yönetmeliğin 5. maddesinde, aynı maddenin bazı fıkralarında yazılı olan “tarım, hayvancılık ve su ürünleri alanlarında faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, yüksek okullar, meslek liseleri, sivil toplum örgütleri, ziraat odaları, tarımsal kalkınma kooperatifleri, su ürünleri kooperatifleri ve tarımsal sulama kooperatifleri ile bağlı bulunduğu yasalar çerçevesinde“, “Ulusal kalkınma strateji ve politikaları ile başkanlığın orta ve uzun vadeli strateji ve politikalarına uygun olarak” ve “Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca belirlenen tarım ve hayvancılığa yönelik genel politikalarla uyumlu olacak şekilde Bakanlığı İl Müdürlüğü ile koordinasyon halinde yürütülmesini sağlamak” gibi göndermelerle tamı tamamına 55 ayrı görev, yetki ve sorumluluğa yer verildiği ve bu görev, yetki ve sorumluluklarının çoğunun yönetmeliğe eklenen projelerle ilişkilendirildiği belirlenmiştir. Anlaşılan o ki, yasal olarak büyükşehir belediyesince yapılamayacak bazı faaliyet ve hizmetlerin yapılmasını sağlamak amacıyla dokuz ayrı proje üzerine oturtulmuş bir yönetmelik hazırlanmıştır. Yönetmeliğin 5. maddesinde sıralanan 55 ayrı görev, yetki ve sorumluluktan 9’unun yönetmelik ekindeki projelerle ilişkilendirilmiş olması örnektir.

Evet, bu 55 ayrı görev, yetki ve sorumluluğun üç ayrı fıkrada yazılı ilişkilendirmeler içinde diğer resmi, özel, sivil kurum ve kuruluşlarla birlikte ve uyum içinde yapılacağı belirtilmekle birlikte; “tarımsal sulama alt yapısına yönelik yıllık etüt proje program tekliflerini hazırlamak“, “kooperatiflerle birlikte tarımsal ve hayvansal üretim altyapısının modernizasyonu ve ortak teknoloji kullanımına yönelik projeler yapmak, uygulamak ve uygulatmak“, “Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri, Tarımsal Sulama Kooperatifleri, Su Ürünleri Kooperatifleri ve Tarımsal Üretici Birlikleri ile ortak projeler yaparak üretimde verimin, kalitenin artırılması, ürün işleme, boylama, paketleme ve depolama gibi tesislerin kurulmasına destek olarak kırsaldaki üreticiye katma değer kazandıracak hizmetlerin götürülmesini sağlamak” gibi yasalara aykırı ya da belediyelerin hizmet ve faaliyet olarak yerine getiremeyeceği görev, yetki ve sorumluluklara söz konusu yönetmelikte yer verildiği görülmektedir.

Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilecek destek amaçlı hizmet ve faaliyetlerin uygulamasında başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere bu kadar fazla sayıda kurum ve kuruluşla nasıl bir işbirliği, yardımlaşma ya da dayanışma modelinin hayata geçirileceği konusunda tek bir düzenlemenin yapılmadığı; bu nedenle, tarım ve hayvancılık sektörünün diğer paydaşlarıyla nasıl bir araya gelinip iş yapılacağı konusunun henüz belli olmadığı görülmektedir.

1981 Anayasası’nın “Mahalli idareler” başlığını taşıyan 127. maddesine göre, “Merkezi idare, mahalli idareler üzerinde, mahalli hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahalli ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idari vesayet yetkisine sahiptir.

Ayrıca, Anayasa’nın “Planlama, Ekonomik ve Sosyal Konsey” başlığını taşıyan 166. maddesine göre;

Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirilmesini yaparak verimli şekilde kullanılmasını planlamak, bu amaçla gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir.

Planda milli tasarrufu ve üretimi artırıcı, fiyatlarda istikrar ve dış ödemelerde dengeyi sağlayıcı, yatırım ve istihdamı geliştirici tedbirler öngörülür; yatırımlarda toplum yararları ve gerekleri gözetilir; kaynakların verimli şekilde kullanılması hedef alınır. Kalkınma girişimleri, bu plana göre gerçekleştirilir.

Merkezi ve yerel yönetimin tarıma yönelik hizmet ve faaliyetleri, hukuk, demokrasi, verimlilik, etkinlik, yeterlilik, kaynakların doğru kullanımı boyutlarında ve “idarenin bütünlüğü” ilkesi çerçevesinde net bir şekilde belirlenmelidir.

Anayasa’nın bu hükümleri, mahalli idareler tarafından yapılan kamu hizmetleriyle merkezi yönetim tarafından yürütülen kamu hizmetlerinin “idarenin bütünlüğü ilkesi” çerçevesinde birbiri ile çakışmaması ve birbirlerini bütünleyecek şekilde daha hukuki, daha demokratik, daha verimli, daha etkin, daha kaliteli ve yeterli yapılmasını öngördüğü için; ayrıca 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu’nun 7. maddesinin 1. ve ek fıkra hükmü ile büyükşehir belediyeleri ile diğer belediyelerce yapılması mümkün kılınan tarım ve hayvancılık destekleri ile ilgili hizmet ve faaliyetlerin nasıl yapılacağını belirleyen bir uygulama yönetmeliği merkezi yönetim tarafından bugüne kadar hazırlanmadığı için merkezi yönetimin, aynen 2015-2018 dönemi Kırsal Kalkınma Eylem Planı’nda (1) ya da Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programlarında (2) olduğu gibi tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin iç paydaşı olan her resmi kurum ve kuruluşun, bu arada büyükşehir belediyeleriyle ilçe belediyelerinin üzerine düşen görev, yetki ve sorumlulukları işin hukuk, demokrasi, yönetim kalitesi, verimlilik, etkinlik, yeterlilik ve mevcut kaynakların doğru kullanımı gibi kriterleri dikkate alarak, bu kurum ve kuruluşlar arasında işleri paylaştırması, işbirliği yapılacak faaliyet ve hizmetleri belirleyerek bunun da nasıl yapılacağını ortaya koyan modelleri geliştirmesi gerekmektedir.

Devam Edecek…

(1) Kırsal Kalkınma Eylem Planı 2015-2018

(2) 2019, 2020 ve 2021 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programları.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s