Ali Rıza Avcan
Projeyi hazırlayanlara göre İzmir kent siluetine olumlu bir katkıda bulunmak ve İzmir’in marka değerini yükseltmek amacıyla hazırlandığı söylenen İzmir Körfez Geçişi Projesi, 2015 tarihli ilk ÇED raporunda yazılı olan 3.520.000.000.- liralık harcama bütçesiyle; ama 2015’den sonra yükselen kur fiyatları ve yeni imalat kalemlerinin ortaya çıkacak olması nedeniyle daha da artacak maliyeti ile son yıllarda İzmir’de yapılacak en büyük kamu yatırımıdır.
Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı’na bağlı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından “Yap-İşlet-Devret” yöntemiyle ihale edilecek olan proje, 12,6 kilometre uzunluğundaki otoyol güzergahı ile 16,4 kilometre uzunluğundaki raylı sistem (tramvay) güzergahı içinde 4,175 kilometre uzunluğunda bir asma köprü, -29,50 kotunda deniz tabanının altına yerleştirilecek 47,30 metre genişlik ve 1,9 kilometre uzunluktaki bir batırma tüp tünel ve asma köprü ile batırma tüp tünelin birleşimini sağlamak amacıyla İzmir Körfezi’nin ortasına 880 metre uzunluk ve 150-780 metre aralığında değişen genişliğe sahip bir beton adanın yapımını amaçlamaktadır.
Bu proje kapsamında ayrıca 21 köprü ve 1 altgeçit ile – 4 metrede yapılacak deniz dip taramasından çıkarılacak 19.870.542 metreküp miktarındaki çamurla Gediz Deltası Tuzla Alanı sınırındaki Çizilmak Dalyanı‘nın kuzey batısında yapay bir ada yapılacaktır.
Yapılacak olan 4,175 kilometrelik köprünün ana açıklığı 270 metre, arka açıklığı 110 metre olup Gediz Deltası Sulak Alanı içinde 50 metre aralıkla yapılacak toplam 154 beton ayağı bulunacaktır.
Kuzeyde İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nin batı yakasındaki İzmir Çevre Yolu’nun Sasalı kavşağından başlayan İzmir Körfez Geçişi Projesi, güneyde Çeşme Otoyolu ile birleştiği kavşakta sonlanacaktır.
2X3 şeritli bir otoyol ile 2X1 hatlı raylı sistemden (tramvay) oluşan proje kapsamında 1.380.000 metrekarelik bir hafriyat alanında toplam 2.110.000 metreküp dolgu yapılacağı söylenmektedir.
Köprü geçiş ücretinin ücretsiz mi yoksa 1, 3 ya da 5 dolar mı olması gerektiği tartışmasının henüz devam ettiği bu süreçte köprüden geçişin ücretsiz olması durumunda 2023 yılında 56.145 araç/gün, 2033 yılında 73.205 araç/gün, 2043 yılında 90.745 araç/gün; geçiş ücretinin 1 dolar olması durumunda 2023 yılında 44.267 araç/gün, 2033 yılında 56.560 araç/gün, 2043 yılında 76.837 araç/gün, 3 dolar olması durumunda 2023 yılında 29.560 araç/gün, 2033 yılında 38.335 araç/gün, 2043 yılında 50.119 araç/gün; 5 dolar olması durumunda 2023 yılında 13.044 araç/gün, 2033 yılında 19.988 araç/gün, 2043 yılında 29.678 araç/gün olacağı; köprüden % 96 oranında otomobillerin, % 4 oranında da ağır vasıtaların geçeceği hesaplanmıştır.
Mavişehir-Üçkuyular hattı için yapılacak tramvay hattında ise 2018 yılı için 4 dakika dizi aralığı ile saatte 4.050 yolcu/saat, 2023 yılı için 3 dakika dizi aralığı için saatte 5.400 yolcu/saat, 2033 yılı için 5 dakika dizi aralığı için 6.480 yolcu/saat , 2043 yılı için 4,5 dakika dizi aralığı için 7.200 yolcu/saat, daha sonrasında da 4 dakika dizi aralığı için 8.100 yolcu/saat taşınacağı öngörülmüştür.
İşletme ömrü 30 yıl olarak belirlenen projenin yapımına 2017 yılında başlanması, 2023 yılında da işletmeye açılması planlanmaktadır.
Teknik özellikleri böylesine uzun, ayrıntılı ve karmaşık olan İzmir Körfez Geçişi Projesi‘nin İzmir kamuoyu tarafından daha iyi anlaşılması amacıyla hazırladığımız toplam 10 soruya verdiğimiz cevapları sizinle paylaşmak isteriz:
1. İzmir Körfez Geçişi Projesi asıl olarak kimin projesidir?
İzmir Körfez Geçişi Projesi, 2014 tarihli mahalli idareler seçimlerinde Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olan ve o zaman Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanı, şimdi ise başbakan olarak görev yapan Binali Yıldırım‘ın; yani, AKP iktidarının 2023 yılı vizyonu çerçevesinde İzmir’in fethini simgelemek amacıyla hazırlanmış siyasi bir projedir. Bu proje AKP adayı Binali Yıldırım‘a ait seçim bildirgesinde yer alan 1.414 projenin birinci sırasında “Körfez’in Altın Gerdanlığı” adıyla yer almıştır.
Şimdilerde bu projeyi sahiplenmek isteyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu‘nun 2014 tarihli seçim bildirgesinde ise böyle bir proje bulunmamaktadır.
2. İzmir Körfez Geçişi Projesi halkın görüşleri alınarak mı hazırlanmıştır?
İzmir Körfez Geçişi Projesi İzmir halkının görüşü alınarak hazırlanmamıştır. Mevzuat gereği 25 Haziran 2015 tarihinde İzmir Ticaret Odası’nda yapılan halkın bilgilendirilmesi toplantısına, yeterli düzeyde duyurulmadığı için çok az kişi katılmış, ardından da bu toplantıda halkın bilgisine sunulan ÇED raporu 2017 yılında esaslı bir şekilde değiştirilmiş ve bu ikinci ÇED raporu için halkın bilgilendirilmesi toplantısı yapılmamıştır.
Bu nedenle İzmir Körfez Geçişi Projesi‘nin İzmir halkının önüne tepeden inme bir şekilde konulduğu, bu projeden etkilenenlerin görüşlerinin alınmadığı, projenin asıl olarak bir İzmir Projesi olmadığı söylenebilir.
3. İzmir Körfez Geçişi Projesi İzmir’in gerçek bir ihtiyacını mı karşılayacaktır?
İzmir Körfez Geçişi Projesi‘nin İzmir’in kuzeyindeki yerleşimlerle güneyindeki yerleşimler arasındaki ulaşım ihtiyacını karşılayacağı iddia edilmektedir.
Oysa İzmir’in kuzey yerleşimleri ile güney yerleşimleri arasında gerçek bir ulaşım ihtiyaç ve talebi yoktur. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait İzmir Ulaşım Ana Planı‘nda ifade ettiği şekilde İzmir’in gerçek ulaşım ihtiyacı doğudaki yerleşimlerle batıdaki yerleşimler arasında olup; bu projenin asıl amacı Bursa ve Çanakkale üzerinden yeni yapılmakta olan otoyolla gelecek İstanbul yolcularının Urla, Çeşme ve Alaçatı’ya daha kolay ulaşmasını sağlamaktır.
4. İzmir Körfez Geçişi Projesi’nin ulusal ve uluslararası hukuktaki yeri nedir?
İzmir Körfez Geçişi Projesi’nin güzergahında ulusal yasalar ve uluslararası sözleşmelerle korunan doğal alanlar bulunmaktadır. Bu alanların en önemlisi uluslararası RAMSAR sözleşmesi ile korunan Gediz Deltası Sulak Alanı Koruma Bölgesi’dir. Diğer bir alan ise İnciraltı’ndaki Çakalburnu Sulak Alanı‘dır.
AKP iktidarı elinde bulundurduğu bürokrasiyi kullanarak, kanun, yönetmelik ve kurul kararlarında değişiklikler yaparak bu alanların sınırlarını ve niteliklerini değiştirerek projeyi bu bölgelerden geçirmeye çalışmaktadır.
5. İzmir Körfez Geçişi Projesi’nden kimler yararlanacaktır?
İzmir Körfez Geçişi Projesi‘nden öncelikle bu işin ihalesini ve işletmesini, Yap-İşlet-Devret yöntemiyle alacak olan iktidar yandaşı inşaat firmaları yararlanacaktır.
İkinci olarak böylesi büyük bir projeyi hayata geçirerek İzmir Körfezi’nin ortasına koskocaman bir AKP damgası vuracak olan AKP iktidarı yararlanacaktır.
Üçüncü olarak da bu proje sayesinde köprü çevresinde; özellikle de Çiğli, Sasalı, Ulukent ve Menemen çevresindeki yeni yerleşimler için halen arsa ve arazileri kapatan rant çevreleri ve inşaat firmaları yararlanacaktır.
6. İzmir Körfez Geçişi Projesi kimlere ve nerelere zarar verecektir?
İzmir Körfez Geçişi Projesi, öncelikle İzmir Körfezi’ndeki zayıf su akıntılarının daha da azalmasını sağlayarak Körfez’in daha kısa sürede kirlenmesine neden olacaktır.
İzmir Körfezi’ndeki mevcut su akıntılarının % 40 oranında arttırılması suretiyle su kalitesinin iyileştirilmesi hedefleyen İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon (Büyük Körfez) Projesi, ilk yıllarda mevcut su akıntılarını arttırıp suyun kalitesini iyileştirecek olmakla birlikte orta ve uzun vadede bu projenin etkisi ortadan kalkacak ve İzmir Körfezi, İzmir Körfez Geçişi Projesi kapsamında yapılacak 114 adet köprü ayağı ve 800 metre uzunluğundaki beton ada nedeniyle daha fazla kirlenip kokacak, İzmir ikinci bir Efes olmaya başlayacaktır.
İzmir Körfez Geçişi Projesi, proje alanının kuzeyindeki Gediz Deltası Sulak Alanı ile Ramsar Sözleşmesi uyarınca korunan alanlara; ayrıca proje alanının güneyinde bulunan İnciraltı bölgesindeki doğal koruma alanlarına zarar verecek, buralardaki kuşların, balıkların, bitkilerin ve diğer canlıların burada barınıp üremelerini zorlaştıracaktır.
İzmir’i İzmir yapan bu son derece hassas doğal değerlerin kaybedilmesi ise asıl kaybedenin İzmir ve İzmir halkı olmasını sağlayacaktır.
7. İzmir Körfez Geçişi Projesi hazırlanırken olası güçlü depremler ve fay hatları dikkate alınmış mıdır?
İzmir Körfez Geçişi Projesi için Boğaziçi Üniversitesi tarafından hazırlanan deprem raporu şimdiye kadar derlenmiş mevcut verilerin kullanılması suretiyle hazırlandığından ve yeni fay hatlarının bulunduğu haberlerini duyduğumuz bir ortamda projenin yapılacağı alanda hassas sismik araştırmalar yapılmadığından projenin olası depremler karşısındaki durumu bilinmemekte ve bu durum da İzmir’in nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu göstermektedir.
8. İzmir Körfez Geçişi Projesi ile körfezin dibinden çıkarılacak çamurun özelliği nedir ve bu çamurun akıbeti ne olacaktır?
İzmir Körfezi’nden, aynı dönemde yapılacak iki ayrı proje kapsamında; İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon Projesi çerçevesinde 46.990.000 metreküp, İzmir Körfez Geçişi Projesi çerçevesinde 19.870.542 metreküp olmak üzere toplam 66.860.542 metreküp dip çamuru çıkarılacak ve bu kadar büyük miktardaki çamur hem Alsancak Limanı’nın yapımında, hem İzmir Kuş Cenneti önünde yapılacak 3 ayrı yapay adanın imalatında hem de kent içindeki yeşil alan ve park yapımlarında kullanılacaktır.
Bu iki proje ile ilgili ÇED raporlarındaki yazılı bilgilere göre Gediz Nehri’nin kimyasal, bakteriyolojik ve ağır metal varlığı açısından kirli bir nehir olduğu bilinmekle birlikte bu nehrin getirip deniz dibine yığdığı çamurun “tehlikeli” mi yoksa “tehlikesiz” mi olduğu henüz araştırılıp analiz edilmemiştir. Ancak bütün raporlar sanki analiz raporları olumlu çıkacakmış gibi hazırlanmıştır.
İzmir Körfezi’nin dibinden çıkarılacak çamurun tehlikeli olup olmadığını ortaya koyacak analizler, her ne kadar TUBİTAK gibi devlet kuruluşlarında yapılacak olmakla birlikte; “tehlikeli” çıkması durumunda bu “tehlikeli” malzemenin nasıl ve hangi maliyetlerle bertaraf edileceği düşünülmemiştir.
9. İzmir Körfez Geçişi Projesi ile İzmir Körfezi’nin ortasına yapılacak beton ada niye ampul şeklindedir?
İzmir Körfezi Geçişi Projesi kapsamında İzmir Körfezi’nin ortasına yapılacak beton adanın örnek alınan yurt dışındaki uygulamaları çok değişik biçimlerde olduğu halde İzmir Körfezi için tasarlanan adanın biçimi bir ampulü andırmaktadır.
Proje ile ilgili ÇED raporunun anlatımından anlaşılacağı üzere, bu adanın tam ortasına ay-yıldız şeklinde bir düzenleme yapılarak bu düzenlemenin geceleri aydınlatılması; böylelikle AKP’nin ampulünü çağrıştıran bir beton ada figürünün tam ortasında Türk bayrağını simgeleyen bir ay-yıldızın yerleştirilmesi sağlanacaktır.
10. İzmir Körfez Geçişi Projesi sonrası araçlar bu geçişten yararlanabilecek midir?
İzmir Körfez Geçişi Projesi ile yapılmak istenen şey, İzmit Körfezi’ndeki Osmangazi, İstanbul Boğazı’ndaki Yavuz Sultan Selim ve Çanakkale Boğazı’ndaki 1915 Çanakkale Köprüsü gibi yeni bir Deli Dumrul Köprüsü yapmaktır. Böylelikle köprüden ister geçin ister geçmeyin Karayolları Genel Müdürlüğü ile yapımcı/işletmeci firma arasında imzalanan sözleşmeye göre taahhüt edilen tüm araçların geçiş parası devlet hazinesinden ödenecek, böylelikle devlet imkanları ile yandaş müteahhitlerin daha da zengin edilmesi sağlanacaktır.