Bugün ele alıp inceleyeceğimiz ve okunmasını tavsiye edeceğimiz kitap Phoenix Yayınevi’nin 2016 yılının Eylül ayında yayınlanmış yepyeni bir kitap: Toplumsal Analizler Ekseninde Kent Fragmanları
Bir kollektif yayın olan kitabı, İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ali Esgin ile Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü (TODAİE) öğretim üyesi Doç. Dr. Özgür Sarı derlemiş.
Kitapta Ali Esgin ve Özgür Sarı tarafından ortaklaşa yazılmış “Kent, Mekân, Kuram ve Güncel Yoruımlar” başlıklı takdim yazısı dışında toplam 11 makale bulunuyor. Bu makalelerin konu ve yazarları sırasıyla şu şekilde:
- “Aşina Olunanın Bilinmezliği: Kentin ve Kentsel Gündelik Hayatın Sosyolojisi Üzerine“, Ali Esgin
- “Kentlilik ve Kentsizlik“, Güncel Önkal
- “Modern Kent: Mekânın Yapay Metamorfozu“, Ünal Şentürk
- “Kentsel Mekânın Dikey Örgütlenişi: Gökdelenler“, Funda Çoban
- “Bir Kentsel Mekân Analizi: Stüdyo Daireler“, Samet Ünlü
- “Kent ve Siyaset: Siyasal Katılımı Kent ve Mimari Üzerinden Okumak“, Ahu Tunçel Önkal
- “Kent ve Gözetim: Geleneksel Kentten Modern Kente“, Merve Bozalp
- “Kent ve Suç Korkusu: Kuramsal Temeller“, Meral Öztürk
- “Kent ve Yoksulluk: Sivil Toplum Örgütlerinin Artan Rolleri“, Özgür Sarı
- “Kentin Yeni Sürgünleri: Suriyeli Sığınmacılar“, A. Çağlar Deniz – Yusuf Ekinci – A. Banu Hülür
- “Uluslararası Kentsel Ağlar ve Kentleşme: Türkiye Örneği“, İnci Çalışkan”
Her biri kendi içinde farklı konuları farklı yönlerden ele alıp irdeleyen ve bunu yaparken sosyolojinin geniş ufuklarında dolaşıp bize çok değerli bilgileri taşıyan bu makaleler, içinde yaşadığımız kapitalist kentin çözümlenip anlaşılmasında çok önemli bir anahtar niteliğinde.
Biz okuyoruz. Sizin de okumanızı öneriyor ve yaptığımız tartışmaların bu tür bilimsel yayınlardan edindiğimiz bilgilerle daha da zenginleşmesini diliyoruz.
Kitabın Arka Kapağından….
“Günümüzde kentler ve kent yaşamı, konuyla ilgili çoğu sosyal bilimcimizin çeyrek yüzyıl öncesine kadar yaptığı gibi, kenti tanımlayan bazı temel ölçütleri devreye sokarak incelenebilecek bir alan olmaktan uzaktır. Bu durumun anlaşılması kolay ilk nedeni; çağcıl kentlerin aldığı yeni görünümlerle, yani kentsel evrimleşme süreciyle ilgilidir. Yeni kent Formları, teknolojik gelişmeler ve küresel dönüşümler tarzındaki yapısal unsurlarla birlikte, kentsel gündelik hayat ilişkilerinin değişen seyri, iş ve ev yaşamındaki fail odaklı yeni yapılanmalar, hem günümüz kentlerini hem de kentsel yaşamı akıl almaz bir hızda dönüştürmektedir. Kentin bir zamanlar sahip olduğu ilk görünümlerinden veya işlevlerinden çoğu, günümüzde farklı biçimler almış durumdadır. İkinci neden daha çok, sosyal yaşama ilişkin gerçeklikleri anlama ve açıklama iddiasında olan sosyal bilimlerde meydana gelen değişimlerle ilgilidir. Bu süreçte yalnızca kent ya da daha kapsamlı bir ifadeyle “toplumsal olanın veçheleri” değişmemiş, aynı zamanda onu nesne edinen sosyal bilimlerin sosyal dünyayı nesneleştirme biçimleri de dönüşüme uğramıştır. Dolayısıyla artık kenti anlamak, kent üzerine analiz yapmak için, sözgelimi salt Durkheim’ın işlevselci işbölümü kuramından ya da Weber’in “şehir” kavramlaştırmasından medet ummak, daha ileri düzeyde ise kenti; nüfus, ikincil ilişkiler, endüstrileşme veyahut gelenek karşıtlığı gibi belirli değişkenler üzerinden analiz etmek yeterli görünmemektedir.
Kent Fragmanları, gündelik hayat, mekânsallık, suç korkusu, yoksulluk, gözetim ve sivil toplum gibi günümüz kentlerini tanımlayıcı çok sayıda fragmanı organik bir biçimde ilişkilendirerek, kente ve kentsel yaşama özgü güncel, güncel olduğu kadar karmaşık sorunların analizine odaklanıyor. Farklı disiplinlerden gelen araştırmacı ve akademisyenlerin geniş bir perspektif içeren kuramsal analiz ve değerlendirmeleri, kitabın hem güncel olma hem de konuya farklı pencerelerden bakma iddiasını güçlendiriyor.”
Kitabımızla ilgili yaptığınız değerlendirme için teşekkür ederim… Sevgiler
BeğenLiked by 1 kişi